|
|
Referandum olur mu?
Entellektüeller soruyor: "Teolojik, tecimsel, diyalektik ve kognitif manada bakarsak, totaliter bir tahayyül içinde perspektifimizi irrasyonaliteden arındırarak, globalleşme sürecini de göz önüne aldığımızda, türbanın referandum olgusunu hangi bağlamda değerlendiriyorsunuz?" Cevabım şudur: Maça ister...
Hiç canınızı sıkmayın, türban konusunda referandum falan olmaz... Öncelikle bu iş, samimiyet ister. Meclis'te yeterli çoğunluğa sahipsin. Değiştir yasayı... Neden değiştirmiyorsun?
Deniyor ki: "Halkın çoğunluğu türbanı destekliyor?" Nereden biliyorsun? Bizim haberimiz olmadan referandum mu yapıldı? Referandum yapacaksak eğer, hiç eğip bükmeden, şöyle soralım halka: "Mustafa Kemal'in devriminden vaz mı geçelim, devam mı edelim?" Sor bakalım, ne çıkıyor...
Sarıldıkları bir de şu klasik var: "Anadolu insanının başı örtülü..." Örtecek tabii... Güneşin alnı kabağında tarlada toz toprak içinde başını örtmeden nasıl çalışacaksın? İzmir, rejimin kalesi... Git sor bakalım tütün tarlalarına... Kafasını örten Zeynep, Ayşe, Fatma'ya sor bakalım... "Hoş gelişler ola" de, ağlamaya başlarlar... Sen hangi referandumdan bahsediyorsun?
Tarlada çalışan Amerikalı, Meksikalı da başını örtüyor. Alman da... Hangisinin aklında rejimle inatlaşmak var? Varoşlara bakalım... Kadınlarımızın kızlarımızın başları örtülü... Neden? Çünkü başını örtmezse, magandalar yüzünden sokağa çıkamaz da, ondan... Senin "zulme uğruyor" dediğin "başörtüsü" onlar için "özgürlük..." Erkekler başı açık kadınlara öküz gibi bakmasa, birkaç militan haricinde, kaç kadın başını örter?
Özetle... Vatandaşın beceriksiz partilerden bıkıp, "bir de bunları deneyelim" diye oy vermesiyle havaya girdi bunlar... Millet, Ecevit'ten Demirel'den Erbakan'dan bıktı efendi, rejimden değil...
|