Gümrük Birliği'nin faturası ağır
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, Gümrük Birliği yüzünden Türkiye'nin dış ticaret açığının 9 yılda yüzde 167 artarak, 184 milyar dolara ulaştığını söyledi.
ATO Başkanı Aygün, yaptığı yazılı açıklamada, 10 aday ülkenin birliğe katılmasından sonra Türkiye'nin zararının katlanarak büyüyeceğini öne sürdü.
Gümrük Birliği üyeliğinin sorgulanması zamanının geldiğini ifade eden Aygün, Gümrük Birliği'nden derhal çıkılarak AB ile serbest ticaret anlaşması yapılması gerektiğini savundu, ''Gümrük Birliği tırpanı, Türk sanayiini
biçiyor'' dedi.
Türkiye'nin Gümrük Birliği ile ilişkilerde 9 yılı geride bıraktığını anlatan Aygün, bu dönemde ihracatın 309 milyar dolar, ithalatın ise 492 milyar dolar olarak gerçekleştiğini kaydetti.
Toplam dış ticaret açığının 79 milyar dolarının AB ülkeleriyle yapılan doğrudan ticaretten, 105 milyar dolarının ise üçüncü ülkelerle yapılan dış ticaretten kaynaklandığını belirten Aygün, ''Gümrük Birliği yüzünden üçüncü ülkelere karşı kendi gümrük tarifemizi değil, çok daha düşük olan AB'nin Ortak Gümrük Tarifesi'ni uygulamak zorundayız'' dedi.
''ŞENER'İN SÖYLEDİKLERİ ÇIKTI''
Açıklamasında, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener'in 13 Ekim 1995 tarihinde Refah Partisi grubu adına TBMM'de yaptığı konuşmada, ''Gümrük Birliği'nin halka anlatılmadığını'' ifade ettiğini hatırlatan Aygün, üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen halkın bugün de Gümrük Birliği'nin ne anlama geldiğini bilmediğini savundu ve''gümrük birliği halka anlatılmıyor'' diye sordu.
Şener'in 10 yıl önceki konuşmasında ''Gümrük Birliği, ekonomik bir bütünleşme değildir...Ülkemizin girmek istediği Gümrük Birliği'nde işgücü ve hizmetlerin serbest dolaşımı olmayacaktır...AB otomobil gibi bazı malların serbest dolaşımına karşı, kendi üstünlüğü olan malların serbest dolaşımı için bizi zorlamaktadır. Bu malların Türkiye'ye girmesiyle birçok sektör batacak ve işsizlik artacaktır. Bu sebeple, önce Gümrük Birliği'ne girip arkasından tam üyelik bekleyen Türkiye'den başka hiç bir ülke yoktur'' şeklindeki sözlerine de atıfta bulunan Aygün, Şener'in 10 yıl önce söylediklerinin aynen gerçekleştiğini, ''pek çok sektörün Gümrük Birliği yüzünden battığını,üçüncü ülkelere karşı uygulanan Ortak Gümrük Tarifesi'nin Türkiye'yi zarara uğrattığını bildirdi. Aygün, ''Sayın Şener'in ileri görüşlü bu sözlerinin altına imza atıyorum'' dedi.
''ZARARIN NERESİNDEN DÖNÜLSE KARDIR''
Aygün, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün de, 8 Mart 1995 tarihinde RP grubu adına TBMM'de yaptığı konuşmada, Gümrük Birliği'nin halka sorulmadan imzalanmasını eleştirdiğini kaydetti.
Aygün, Abdullah Gül'ün o dönemde, ''böyle önemli bir anlaşmanın, bu şekilde imzalanmasına, biz Refah Partisi olarak, metot, usul ve esas yönünden karşı olan tek grubuz, tek partiyiz... Türkiye Cumhuriyeti'nin en önemli antlaşmasına imza atan bu hükümet, halka gerçekten bir bilgi vermiş midir? Parlamentoya bilgi vermiş midir? Bu, demokratik bir anlayış mıdır? Türkiye'nin Avrupa Birliğine giremeyeceği kesindir. Bunu Avrupalılar söylemektedir...'' dediğini hatırlattı. Bu söylemlerinden dolayı, Şener ve Gül'ü tebrik ettiğini ifade eden Aygün, ''bu kadar ileri görüşlü siyasetçilerimiz olduğu için çok şanslıyız. Şener ve Gül'ü kutluyor ve onlarla gurur duyuyorum'' dedi. Türkiye'nin isterse bu anlaşmayı iptal edebileceğine işaret eden Aygün, ''zararın neresinden dönülürse kardır'' ifadesini kullandı.
TÜRKİYE'NİN DIŞ TİCARETİ
Aygün bu arada, 2004 yılında toplam 97.5 milyar dolar ithalat ve 63.1 milyar dolar ihracat yapan Türkiye'nin ithalatını yüzde 41, ihracatını yüzde 34 artırdığını ve 34 milyar dolar dış ticaret açığı verdiğini bildirdi.
Aygün, 2004 yılında dünya ihracatının yüzde 0.69'unu gerçekleştiren Türkiye'nin ''30 lider ihracatçı ülke'' arasında yerini alamadığını, ancak yüzde 41 oranındaki ''en yüksek'' ithalat artışı ile ''30 lider ithalatçı ülke'' arasında 22. sırada yer aldığını ifade etti.
Aygün, uluslararası pazarlarda rekabet gücünün artmasının, Türkiye'nin ihraç ettiğiyle yakından ilgili olduğuna işaret ederken, Türkiye'nin ihracatının daha çok ''düşük teknoloji ürünlerine'', bir başka ifadeyle düşük fiyatlı ürünlere dayalı olduğunu anlattı.
Aygün, ihracat içinde düşük teknoloji kullanan giyim eşyası ve tekstil ürünlerinin yüzde 29, orta teknoloji kullanan motorlu kara taşıtı ve römorkların yüzde 15 ve ana metal sanayi ürünlerinin ise yüzde 11 ile ilk üç sırayı aldığını kaydetti.''
(AA)
|