| |
|
|
AK Parti acaba CHP'ye bağımlı mı?
Siyaset ve düşünce hayatımızdaki şaşırtıcı durumlar öylesine çoğaldı ki, bunları doğal görmeye başladık artık. Örneğin iktidar ile ana muhalefet arasındaki ilişkilerin garipliği, sanki doğalmış gibi geliyor. Mesela Erdoğan'la Baykal arasındaki polemiklerde kullanılan ifadelerin sertliğine bakarsanız, bunları kanlı bıçaklı düşmanlar sanırsınız. Hele Baykal'ın Erdoğan'ın ABD seyahati sırasında " Sayın Başbakan, anlaşılıyor ki (Ben Türkiye'yi satmaya hazırım ama CHP bırakmıyor) demek istiyor " şeklindeki sözleri gerçekten yenilir yutulur gibi değildir. Oysa AK Parti'nin iktidarda bulunduğu dönemde, temel konularda ve özellikle dış politikada hükümetin politikasını adeta CHP belirlemiştir. CHP'nin TBMM'de engelleyici bir sayısı olmadığı halde ve AK Parti Anayasa değiştirecek çoğunluğa sahip olduğu sıralarda bile, CHP'nin hayır dediği hiçbir konuda AK Parti adım atmamıştır. Son olarak Erdoğan Washington'da CNN International'e verdiği demeçte şöyle konuştu: - Türbanı yasaklayan kanun yok. Sadece bununla ilgili olarak farklı bir algılama ve yorumlama var. Özellikle ülkemizde toplumsal gerilim olmasın diye sabırlı davranıyoruz. Kızlarım ABD'de okuyor. Burada bu özgürlük anlayışı var, ama ülkemde yok. Kurumların yaklaşımı toplumun yaklaşımıyla örtüşmüyor. O nedenle biraz sabredeceğiz. Demokratik bir ülkede Türkiye'nin ABD kadar özgür olmasına izin vermeyen kurumlar varsa, bunu seçilmiş siyasi iktidar gerekirse Anayasa'yı da değiştirerek çözer. Eğer bazı kurumlar (Mesela Cumhurbaşkanlığı) bu yolu da kapatmaya kalkarsa, referandum da göze alınır. Ama iktidar olunduktan üç yıl sonra bir başbakan " Kızlarım ABD' de okuyor. Burada bu özgürlük anlayışı var, ama ülkemde yok " diyorsa, burada çekinilen şey kurumlardan öteye bir şeydir. Burada bulunmayan özgürlükten ötürü çocuklarının eğitim hakları kısıtlanan bütün aynı durumdaki aileler kızlarını ABD'ye gönderemeyeceğine göre, durum biraz garip değil midir? Ve acaba bu şey "Ebedi muhalefetteki ebedi iktidar " CHP midir? ABD ile ilişkilerde dönüm noktasını oluşturan 1 Mart Tezkeresi'nin kabul edilmesi için, Erdoğan AK Parti milletvekillerine hitaben ne konuşmalar yapmıştı. Ama sonuçta, CHP bu tezkereye hayır dedi. Bir kısım AK Partililer de CHP'nin peşine takılınca tezkere reddedildi. Şimdi Başbakan Erdoğan bu yüzden Washington'da dolaşıp, " Biz ABD' nin stratejik ortağıyız " diye bir cümleyi Amerikan yetkililerinin ağzından duymaya çalışmıyor mu? Neyse.. Türk siyaset ve düşünce hayatındaki gariplikleri sıralamaya bu sütun kesinlikle yetmez.
|