Kendi teknesinin sahibi olamamak
Emeklilik için program yaparken, "Evin bahçesinde bir tekne yapar sonra da gezerim" diyorsanız bundan sonra işiniz biraz zor. Nasıl mı, anlatalım; 1 Haziran 2005'ten itibaren 2.5 ile 24 metre boy arasında üretilen tüm tekneler CE belgesi almak zorundalar. Bu tarihten önce üretilmiş teknelerin dışında kalanların CE belgesi olmadan alınıp satılması mümkün değil. Henüz AB'ye girmediğimiz için de bu belgeyi bir AB ülkesi kuruluşundan almak zorundasınız. İster Yunan olsun, ister İtalyan!.. Seri üretim yapan firmalar için iş pek de zor değil. İstenilenler zaten seri üretim yapanlar için çok sıradan şeyler. Bir model için bir kere belge aldınız mı, işler tıkır tıkır yürüyeblir. Ama ev tersaneciliği denilince iş çatallaşıyor. Bir defa uygulamalarda bir bütünlük yok. Bir örnek vereyim. Bir denizci dostum Samsun'da iki yıldır tekne yapıyordu. Tamamlamak üzere ölçme belgesi almak için müracaat etmiş, "Sen avukatsın, tekne filan yapamazsın. Ölçmeye gelmiyoruz" demişler. Şimdi teknesi için gidip üstüne para vererek bir ustadan fatura alsa, CE belgesi olmadığı için kendi teknesinin sahibi de olamayacak. Çünkü yeni uygulamaya göre CE sertikası olmayan bir teknenin satılması mümkün değil. Yani faturayı kesmesi beklenen usta aslında tekneyi kimseye satamayacak. Bu uygulamaya göre o teknenin tek sahibi ancak o usta olabiliyor. İster biner gezer, ister beş senelik sürenin geçmesini bekler. Durum gerçek amatör tersaneci için tam bir çıkmaz.
BAŞKALARI YAPIYOR Kendi teknenizi yapıyor bile olsanız bazı işleri için bir teknisyenden yardım alınca resmi merciler "Kardeşim sen tersanecilik yapıyorsun!" diyebilirler. Tam bir kaos. Oysa yelkenle dünya seyahati yapan gezginlerin hatırı sayılır bir bölümü bu işi kendi elleriyle yaptıkları teknelerle gerçekleştirirler. Bu teknelerin büyük bölümü de dünya yolculuğunun piri Joshua Slocum'un teknesinin kopyalarıdır. Bruce Roberts, Slocum'un teknesini modernize etmiş ve çeşitli boylarda planlarını çizmiştir. Planlar detaylı çizimleri de içerirler. Nitekim söz konusu Samsunlu dostum da bu teknelerden birini yapıyordu. Şimdi kendi teknesinin sahibi bile olamıyor. Bizim ülkede bazı şeyleri yapmak ne kadar da zor değil mi?
|