|
 |
 |
 |
  |
|
'Politikacı-vatandaş uçurumu'
Hollanda basını, dün yapılan AB Anayasası referandumunun sonucunun büyük ölçüde, ''vatandaş ile politikacılar arasındaki uçurumu ve bir güven krizinin varlığını ortaya koyduğunu'' yazdı.
De Telegraaf gazetesi, ''Korkunç Sonuç'' başlığıyla verdiği haberde, hükümet ve parlamentonun yüzde 85'inin savunduğu anayasanın referandumda büyük çoğunlukla reddedilmesinin, AB Anayasası'nın ''çöpe atılması'' anlamına geldiğini belirtti.
Gazete, ''hayır'' oylarıyla anayasanın reddedilmesinden çok, AB'nin çalışma biçiminde iyileştirmelere gidilmesi gerektiğinin de ortaya konulduğunu yazdı ve son haftalardaki tartışmalarda anayasadan ziyade başka faktörlerin öne çıktığına dikkat çekti.
De Volkskrant gazetesi, Hollandalıların anayasaya ''hayır'' demekle ''susturulmuş, köşeye sıkıştırılmış gerçeğin su yüzüne çıkmasını sağladığını'' savundu. Gazete, parlamentonun yüzde 85 çoğunlukla desteklediği bir anayasaya referandumda halkın yüzde 62 çoğunlukla ''hayır'' demesinin, ''vatandaş ile Lahey yönetimi arasındaki uçurumu da ortaya koyduğunu'' vurguladı. Gazete, bu farklılığa Brüksel açısından bakıldığında ise uçurumun daha da büyük olduğunun görüldüğünü ifade etti.
Algemeen Dagblad gazetesi ise bu sonuçtan sonra hükümetin görevden ayrılmayı düşünebileceğini, ancak öncelikle Dışişleri Bakanı Bernard Bot'un istifa etmesi gerektiğini savundu. Trouw gazetesi de Lahey'in birçok konuda ''AB'nin muhasebecisi gibi çalıştığını'' yazdı. ''Kim AB ile bu anlayışta çalışırsa çıkan sonuca şaşırmamalı'' ifadesini kullanan gazete, siyasette, Pim Fortuyn'ün popülist çıkışından bu yana bir güven krizi yaşandığını savundu. Vatandaşın politikacıya güveninin giderek azaldığını belirten gazete, hükümet ve bütün partilerin referandumdan çıkan sonucu ve bu sonuca yol açan gelişmeleri çok iyi düşünmeleri ve değerlendirmeleri gerektiğini kaydetti.
(AA)
|
|
|
|
|
 |
|
 |
|