| |
|
|
"Okumak" üzerine
Başbakan Erdoğan bu haftanın başında AK Parti'nin Meclis grup toplantısında, Alman sağının lideri bayan Merkel için dedi ki: - İktidara gelince yumuşar. "Haftanın ortasında" görüldü ki... Bayan Merkel giderek "sertleşiyor." "Türkiye sonbahara kadar şunu da yapsın, bunu da" diye şartlar ileri sürüyor, "talimatlar" veriyor.
Siyaset sektörü ne Almanya'daki "gelişmeleri" tam okuyabildi. Ne de "Doğu Alman kökenli... Türkiye'nin AB üyeliğine karşı... Bir papazın kızı" olan bayan Merkel'i.
TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Mehmet Dülger geçen hafta İspanya'da, AB toplantısındaydı. Konuştuğu Avrupalı politikacılar, Dülger'e demişler ki: - İşinizi gücünüzü bırakın, Avrupa'yı anlamaya ve kendinizi Avrupa'ya anlatmaya çalışın... Avrupa'yı iyi tanıyın, Türkiye'yi iyi anlatın.
Eğer seneler önce (ABD'nin, Fransa'nın, Yunanistan'ın, Polonya'nın yaptığı gibi) Almanya'da bir üniversite kursaydık... Burada, Türkler'in yanı sıra "40-50 ülkenin genci" okusaydı. Türk hocalar ile birlikte "İngiliz, Fransız, Alman, Rus, İtalyan hocalar" da ders verseydi... Bugün kendimizi Avrupa'ya anlatmamız daha kolay olurdu. Ve Almanya'daki gelişmeleri de, Schröder'i de, bayan Merkel'i de "daha düzgün okuyabilirdik."
|