|
|
İhracatta af, Unakıtan için mi?
İhracat işlemlerinde sahte ve yanıltıcı belge kullananlara getirilmesi düşünülen af, kamuoyunda 'Unakıtan'a af' yasası olarak tartışılmaya başlandı. Olaya bu gözle bakmak doğru mu? Yasada öngörülen değişiklikler objektif bir biçimde ele alınırsa ve yorumlar da ona göre yapılırsa daha gerçekçi olur. Her şeyden önce ihracat işlemlerinde sahte belge veya yanıltıcı belge kullanılarak haksız kazanç elde edenler varsa, bunları affetmek yanlış olur. Bunu yapan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ise bile. Ancak yapılan ihracat işleminde, böyle bir belgenin varlığından dahi haberdar olmayan, kendisinin dışındaki işlemler sırasında aracılar vasıtasıyla işlenen böyle bir suçu, ilgisi olmayan üretici ve tedarikçiye yüklemek haksızlık olur. Yasada öngörülen değişiklik, bu işlemdeki gerçek faillerin tespiti ile, suçu olmayan gerçek ihracatçı ve tedarikçilerin mağduriyetini önlemeyi amaçlıyor olması makul karşılanmalıdır. Yasalar çıkarken özünü bir tarafa bırakıyor, olayın magazin bölümü veya dar kapsamlı bir bakış açısı ile farklı yorumluyoruz. Bu da bizi yanlış yöne sevk ediyor. Bu yasada da durum aynen böyledir. Unakıtan, Albaraka'daki görevi sırasında gerçekten böyle bir suç işlemişse bunun affedilmesi elbette yanlıştır. Ancak Unakıtan suçşuz bile olsa, bakan olmasından dolayı, suçun gerçek faili olmadığı için ceza kapsamı dışında tutulması gerekenlere karşı bu denli kampanya başlatılması da yanlıştır. Türkiye'de son zamanlarda yasalar çıkarılırken, yasadan muhtemel faydalanan ve faydalanmayan kişilerin ismine göre, kamuoyunda oluşan tepkilere göre düzenleme yapılıyor olması hukuk sistemini yaralıyor. Bir yasa gerektiği gibi çıkmalıdır. Bu yasadan Ahmet Bey de faydalanıyor, o kişi faydalanmamalı deyip, düzenlemeyi bu şekilde yapmak yanlış olur. Yasalar kişiye özgü olamayacağı gibi, haksız mağduriyetleri de içermemelidir.
|