|
 |
 |
 |
|
| Haraç isteyen adamını bilir
|
|
Ünlü şarkıcı Müslüm Gürses "Yeraltı dünyasından nasıl uzak durdunuz?" sorusuna kızdı: "Bunlardan uzak duracaksın kardeşim, başka türlü gözükmenin anlamı yok" '.
* "Şarkı söylerken sesin yüksek çıkması önemli değildir" diye bir demeciniz var. Yüksek ses kötü mü?
Yüksek sesle bağırmak şarkı söylemek değildir. Yorum önemlidir. Aslında benim de çok geniş bir sesim var.
* Not almıştım buraya, bakıyorum (beraberce deftere bakıyoruz). Üç buçuk oktav değil mi?
Evet o civarda bir şey.
* Bariton galiba.
Evet. O söylediğin oktav hiç de küçümsenecek bir şey değil, dikkat etmek lazım. Büyük bir genişlik.
* Siz stüdyoya girdiğinizde 11-12 saat düzenli olarak şarkı söyleyebiliyormuşsunuz. Doğru mu bu?
Havasında olursanız söylersiniz. Niye söylemeyesiniz? Bu bir konsantre meselesi. Bazen bir şarkıyı o gün içinde bitirme gücünü kendinizde bulamadığınız olur. Yakalayamazsınız.
SAHNEDE ŞARKI LAZIM
* Peki nasıl oluyor? Yani siz sahnede ya da stüdyoda şarkı söylerken onca saat transa mı geçiyorsunuz?
Onu nasıl anlatırız bilmiyorum. Önemli olan çalıştığınız kişi. Örneğin son albümde Burhan Bayar ile çalıştık. Onunla duygudaşız. Aynı noktada buluşabiliyoruz. Ben şarkı söylerken şarkı ne hissettiriyorsa onu duymaya çalışırım. Sanatçı onu kendi kudretinde seslendirmeye çalışır zaten. Tabii işin artistik yanına kaçtığın zaman şey oluyor (yüzünü buruşturuyor).
* Artistik yanı derken neyi kastediyorsunuz?
Yani okurken aman güzel görüneyim, bilmem ne yapayım diye uğraşanlar var.
* Hem şarkı söyleyip hem de dans edenlerden bahsediyorsunuz herhalde değil mi?
Onları diyorum. Okuduğun parçanın dışında birtakım olaylar düşünür ve üretirsen o durum seni tamlığa sevk etmez. Şarkı yarım kalır. Yani olur mu Allahaşkına hem şarkı söyleyeceksin hem de oram buram nasıl göründü, iyi dans ettim mi diye dert edeceksin.
* Siz sahnede nasıl gözüktüğünüze dikkat etmez misiniz?
Bilmem neyim bozulmasın, yok sırtımda bu olsun olmasın, kaşımda bilmem ne çıkmış? Böyle düşüncelerle olursan, şarkıyı böyle ele alırsan şarkı ikinci planda kalır. Konsantre olamazsın, güzellikler çıkmaz ortaya. Müziği incitmemek lazım. Kendi ticari zihniyetleriyle bir şeyler yapıyor, müziği de alet ediyorlar. Herkes şöhret için yola çıkıyor, üzülüyorum yani.
* Katıldığınız şov programlarının kasetlerini alıp evde tanıdıklarınızla birlikte izleyip gülüyormuşsunuz. Doğru mu bu? Oralardaki halinizle dalga mı geçiyorsunuz?
Allah allah (çok uzun bir gülme arası veriyoruz). Nereden çıktı bu (Uzunca bir süre yine sessizlik)? ben aslında kendi işim olsun dostumun programı olsun, nerede olursam olayım kendimi doğru düzgün tutmaya çalışırım (gülüyor). Kendi şahsiyetimi vermeye çalışırım ama bazen programların içinde komiklikler oluyor tabii. Komiklik olmuşsa sonradan gülerim tabii.
* Eleştirmedim ben, aksine kendi kendinizle dalga geçmeniz açıkçası çok hoşuma gitti.
Artık ne getirmişse o program. Biz yine en düzgününü yapmayı hedefleriz ama beklenmedik hadiseler gelişir biz de sonra seyreder güleriz (gülüyor). Gülmek kötü bir şey değil ki. İnsana mahsus bir şey gülmek. Öyle bir zenginliğe sahipsek onu kullanmak lazım, değil mi?
* Siz Türkiye'nin starlarındansınız. Peşinizde çok kadın koştu mu?
Bize gelen kadınlar rahmaniyse denge kurulur. Rahmani değilse hayattan çıkarılır (Eliyle kovma işareti yapıyor).
* Hem bu kadar şöhret hem de bunca yıl tek bir kadınla beraber olmak...
Zor bir denge tabii. Ama biz o dengeyi sağlamışız.
* Sizin gözünüz pek de dışarıda değil galiba, yok o taraklarda beziniz.
Vallahi işte, bizim hayalimiz bize yeter, fazlasına gerek yoktur. Fazla açılmak iyi değildir. Ya kramp girerse? Ya bilmem ne olursa? Açılmak iyi değildir, kendi dairende dönüp duracaksın, kendi sahiplendiğin dairede. Niyetlenmeyeceksin bile açılmaya.
* Sizin ve hayranlarınız hakkında yapılan bir üniversite araştırmasına göre "Müslümcü sevgide seks yok, saf aşk var." Katılıyor musunuz?
İnsanda tabii ki aşk olacak ama öbürü de olacak. Öyle laf doğru değil. Neticede bir erkek ve bir kadın var. doğru şeyler değil bu araştırmalar. Dozunda kararında her şey vardır sevginin içinde. İnsan değil miyiz sonunda yani?
ONLAR ADAMINI BİLİR
* Birkaç ay önce İbrahim Tatlıses ile bir söyleşi yapmıştım. Orada yer altı dünyasından, mafyadan söz etmiştik. Tatlıses, "Bu insanlara yer altı demeyin, delikanlı insanlardır, sanatçının kaçınılmazıdır" demişti. Siz ne düşünüyorsunuz?
Mafya ne demek? İnsana ne hatırlatıyor? İllegal bir hadiseyi hatırlatıyor değil mi? Bunların uzağında durmak gerekir. Bir problemin varsa legal yollardan halledeceksin. Başka türlü gözükmenin gereği yok kardeşim. Üstelik tehlikesi çok. Yaşamak çok güzel. Allah insanlara yaşama şansı vermiş, niye tehlikeye atalım? Hayvan olarak da gelebilirdik dünyaya değil mi?
* Peki bunca sanat hayatınızda hiç sizden haraç isteyen olmadı mı yani?
(Bir süre sessizlik) Onlar adamını bilirler. Kime gideceklerini bilirler. Zaten benden ne isteyecekler kardeşim? Gitsinler deveyle götürenlere. Herkes herkesi bilir güzel ablacım. Bak şöyle bir inanışım vardır, ne önde git ne de arkada. Ortadan git, en güzeli budur. Mütevazı olacaksın, öyle davranacaksın.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
