|
|
|
|
Yılmaz sert çıktı
Mesut Yılmaz ve Güneş Taner'in yargılandığı Yüce Divan'ın dünkü duruşmasında, Turgut Yılmaz'la ilgili olarak gelen imzasız mektup tartışıldı.
Eski Başbakan Mesut Yılmaz ile eski Devlet Bakanı Güneş Taner'in "Türkbank ihalesine fesat karıştırdıkları'' iddiasıyla yargılandığı Yüce Divan'ın dünkü duruşmasına, Yılmaz'ın kardeşi Turgut Yılmaz hakkında gelen imzasız bir ihbar mektubu damgasını vurdu. Mesut Yılmaz'ın avukatı Uğur Alacakaptan tarafından sahte olduğu belirtilen ve dosyadan çıkarılması istenen mektup konusunda Turgut Yılmaz da tepki gösterdi. Güneş Taner'in katılmadığı duruşmada Yüce Divan Başkanı Mustafa Bumin, Anayasa Mahkemesi'ne isimsiz bir ihbar mektubu geldiğini, mektupta; "Korkmaz Yiğit'in hesabından Saber Şirketi aracılığıyla Mesut Yılmaz'ın kardeşi Turgut Yılmaz'ın hesabına 14 milyon dolar aktarıldığı'' iddiasının yer aldığını bildirdi.
AŞAĞILIK İFTİRALAR Daha sonra söz alan avukat Alacakaptan, bir hukuk devletinde insanların imzasız mektuplarla karalanamayacağını belirterek mektubun dosyadan çıkarılmasını istedi ve şöyle konuştu: "Bu ihbar mektubunda Turgut Yılmaz'n Dubai'deki bir bankadaki 'aloha' adlı hesabına 14 milyon dolar aktarıldığı ileri sürülüyor. Turgut Yılmaz büyük bir holdingin sahibi ve çoğunluk hissesine sahip olduğu bir bankanın ortağıdır. Bu iddiaları biz de daha önce tehdit telefonlarıyla ve mektupla öğrendik. Bu 1998 Şubat ayına ait bir olay. Biz bunun üzerine Dubai'deki bankaya yazı yazarak bu ihbar mektubunda geçenlerin doğru olup olmadığını sorduk. Bankadan bize gelen yanıtta, gerek bankaya ait olduğu iddia edilen belgelerin banka belgesi olmadığı, gerekse belgelerde imzası olanların bankada çalışmadıklarının bildirildiği şeklindedir. Bunlar maksatlı, gerçek dışı aşağılık iftiralardır.'' Bumin, mektubun araştırılması, MİT'ten Türkbank ihalesiyle ilgili araştırma yapıp yapmadığının tekrar sorulması ve gazeteciler ile işadamlarının da aralarında bulunduğu 9 kişinin tanık olarak dinlemesine karar vererek duruşmayı 14 Haziran Salı gününe erteledi.
KULAĞA KÜPE OLSUN Duruşmanın ardından gazetecilere açıklama yapan Turgut Yılmaz kendisi ve ailesi ile uğraşanlarla hesaplaşmaya hazır olduğunu belirterek, mektubun kendisinin eline 2004 Kasım'ında geçtiğini bildirdi. O dönemde kimisi tehdit kimisi de ihbar olmak üzere 3 mektup aldığını söyleyen Yılmaz, şu bilgiyi verdi: "Dubai'de düzenlenen ve Mehmet Sakarya tarafından faksla gönderilen evraklardan birinin altındaki telefon numarasından kimseye ulaşamadım. Bu evrakta adı geçen, Ankara'da oturduğu ifade edilen Prof. Tarık Oğuztan'ı bulamadım. Kötü bir Almanca ile yazılan ikinci evrakta 'yarın saat 14.00'e kadar gerekeni yapmazsanız, bütün basın organlarını bunu ileteceğiz' tehdidi vardı. Güya Korkmaz Yiğit'in 1998 senesinde Dubai'deki National Bank Of The Dubai hesabından Turgut Yılmaz'ın 'aloha' takma isimli hesabına yapılan 14 milyon dolarlık bir transferin belgesiydi. Güya Puplic Relation firmasının genel müdürü bankaya talimat vererek 14 milyon doların Turgut Yılmaz'ın hesabına yollanmasını istiyor. Dubai'ye birini yolladım. İki mektuptaki imzaların sahte olduğu, yazışmada kullanılan bankaya ait olduğu iddia edilen antedin banka antedi ile uyuşmadığı, kağıtlardaki isimlerin de o dönemde bankada çalışmadığı belirlendi." O günden sonra beklemeye başladığını ifade eden Yılmaz, şöyle devam etti: "Kısmet bugüne imiş... Bu tip tertiplere her zaman hazırlıklıyız, bunlar beni hiçbir zaman ürkütmedi, bundan sonra da ürkütmeyecektir. Benimle ve ailemle hesabı olanlarla her konuda hesaplaşmaya her zaman hazırım. Bu tip tertip yapanları Allah'a havale etmekten başka yapacak bir şey yok. Bu sadece benim ve ailemi değil, bugün ülkeye yönetenlerin ve gelecekte yöneteceklerin kulağına küpe olması gerekir.''
|
|
|
|
|
|
|
|
|