|
|
|
|
|
Şöhret olmasak bıyığı keserdik
|
|
Müslüm Gürses "Bu şöhret başa bela kardeşim" diyor ve ekliyor: "Kendimiz karar veremeyiz bıyığı kesmeye. Sevenler çok"
Ünlü şarkıcı kendisine "çok içki içiyor" diyenlere öfkeli: "Zevzeklik parayla değil ki, ben 11 yıldır ağzıma içki koymadım".
* Hep ezilenlerin şarkılarını söyledik diyorsunuz. Sizin hayatınız da kendi deyiminizle ezik geçti. Çocukluğunuza dair hatırladığınız neler var? -Bizim çocukluğumuz çok yoksul geçmiştir. Urfalıyım ben. Sonradan Adana'ya gitmişiz. İlkokul sıralarında bile şarkı söylerdim. Hoca bir tek beni kaldırır, bana şarkı söyletirdi. Ben de hocayla bağlantılar arzusunda, yani derslerle, böyle bir denge kurardım yani.
* Ne demek bu? -Şarkı işini biraz ön plana çıkardım. Demek ki çocukluktan beri içimizde varmış yani. Sonra biliyorsunuz bir ses yarışması oldu. Bir türkü okudum, şarkı patladı. Sonra buralara geldik işte. Tabii kendi bünyemizde güçlenme adına bir şeyler yaptık. Sanat dünyasında cılız durarak mücadele verilmez.
* Nasıl mücadele verilir? -Çok çalışacaksın. Yaptığın işe saygı duyacaksın, müzik adına kendini geliştireceksin. Çok şükür ben şimdi kendimce gücümü oluşturdum. Sanat müziği okudum, halk okudum, yıllarca radyodan okudum. Beni ayakta tutan etkenler bunlar oldu. Her şeyi okumanın gücü bunlar.
* Müzik adına kendinizi geliştirmek için mi tarzını zaman zaman değiştirdiniz? -(Uzunca bir sessizlik) Değişimler faydasını gösterdi hafif hafif belki. İnsanın kendini değiştirmesi gerek. Tabii ki her zaman güzeli doğruyu bulma adına güçlü olmak lazım. Güç nasıl kazanılır? Sen söyle nasıl kazanılır?
HAL VE GİDİŞ İYİ
* Ne bileyim, nasıl kazanılır? -Gelişmeyle kazanılır. Onun tam tersinde bu söylediklerim yakalanmaz. O manada demek ki kendi bünyemizdeki güzellikler karşı tarafa yansıyor ki bir denge oluştu yeni dinleyicilerimle aramda (Bir süre susuyor sonra başını olumlu anlamında sallamaya devam edince soruyorum).
* Yani? -Yani (gülüyor), hal ve gidiş iyi.
* Değişim iyidir diyorsunuz ama örneğin hiç bıyıklarınızı kestirmediniz -Bu şöhret başa bela kardeşim. Bıyığımızı kesmeyi de arzu etmişizdir ama toplumun ve sevenlerin yaratmış olduğu bir görünümün dışına çıkamadık. Şöhret kolay bir hadise değil, özgürlüğünüz gidiyor. Biz kendi başımıza karar veremiyoruz bıyığı kesmek için.
* Muhterem Nur ile tanışıncaya kadar son derece fırtınalı bir hayatınız varmış. Gece hayatı, kumar, içki... -O kadar da fırtınalı değildi canım.
* Öyleymiş, kumara düşkünmüşsünüz, çok içki içermişsiniz. -Gece hayatınatakılırdık o doğru. Ama kumara düşkün değildim. Arada sırada oynardım. Yani zevkine, heyecanına oynardım. Yakın dostlarımızla kulüp anılarımız olmuştur. Peki bütün bunlar nereden geliyor (Uzaklara dalıp gidiyor)? Bütün bunlar yalnızlığın vermiş olduğu olumsuzluklardan geliyor. İnsan tek olunca rüzgâr nereden eserse oraya doğru gidiyor.
* Sizin de öyle mi oldu? -Öyle oldu. Olumsuzluklar hep yalnız olduğum dönem gerçekleşti. Tabii o da bir tecrübe. Olayı görüyorsun, orada ne yaşanıyor, neye hizmet ediliyor, onları yakından takip ediyorsun. Şimdi gece hayatım yoktur.
* İçkiyi de bıraktınız değil mi? -İçki hadisesi bana yanlış monte edilen bir hadise. Ben şey yapmam. Yani müptelası değildim. Zamanında içmişliğim vardır ama abarttıkları gibi değil yani. Herkesin devesi pire olurken bizim piremiz deve oluyor yani. Bu ne garip bir olaydır?
ELVEDA DEDİM İÇKİYE
* Yaptığınız müzikle mi alakalı acaba size "Çok içiyor" tanımının yapıştırılması? -Hayır yaptığım müzikle de alakalı değil. İnsanlar konuşuyor. Zevzeklik! Zevzeklik parayla mı işte? Adam kendine bakmaz tutar bana söyler. Tencere dibin kara seninki benden kara.
* 11 yıl mı oldu içkiyi bırakalı? -Evet. Bunlar kendilerince süsleyerek bizi meze yapıyorlardı. Baktım doğru bir şey yaratmıyor, ben de bıraktım. Çevremiz demek ki... Dostunu düşmanını bilemiyorsun ki... Ve ben bunlara gem vurmak için bunlara dedim ki "Bay bay de kardeşim içkiye." Büyük irade göstermeme hiç gerek kalmadı çünkü müptelası değildim. İçmişimdir, içiyordum, ona da "elveda" diyelim sevgiler, saygılar. (Elini uzaklara doğru kaldırıyor, uzun süre orada tutuyor)
* Ya sigara? -Alkol, evimde her türlü alkol var ama ikram için. Barımı seyrediyorum. Alkol bütün kötülüklerin anasıdır.
* Sigara diyordum. Günde 4 paket içiyormuşsunuz. -Hayır 5 paket içiyorum.
* Ciddi misiniz? -Ciddi değiliz tabii ki (gülüyor). Şaka. Bir paket içerim, bazen bir buçuğu bulur. Yoksa düşündüğünüz manada yukarılara fırlamış bir halimiz yok, intihara gidecek şeyi kendimizde yaratmayalım yani. Aslında bunu da içmemek lazım. Bunu kim getirmiş? Kızılderililer mi getirmiş?
* Efendim? -Evet hiç iyi bir şey değil sigara.
|
|
|
|
|
|
|
|
|