|
|
|
|
|
Röportaj öncesi ABD'lilerle kavga
|
|
Geçmişte Celal Talabani'yle K. Irak, İstanbul ve New York'ta röportaj yapmıştım. Ama Irak'ın yeni cumhurbaşkanı olunca asıl yapılması gereken Bağdat'a gidip konuşmaktı. Yıllarca Bağdat'a karşı silahlı mücadele etmiş bir Kürt siyasetçi, şimdi Bağdat'ın patronu olmuştu. "Mam Celal" (Celal Amca) lakaplı Talabani'den röportaj talebime olumlu cevap geldi. Ama ufak bir ayrıntı vardı: Bağdat yolu... Savaş sonrası iki yıl, bu ülkeyi bir terör ve şiddet yatağı haline getirmiş, havaalanından Bağdat'a giden yol her gün intihar saldırıları nedeniyle yabancılar için "ölüm vadisi" haline gelmişti... Talabani, Dicle nehri kıyısında Saddam'ın erkek kardeşi Barzan Tikriti'nin evinde oturuyor. Koruma ordusu ve Amerikalılar'ın kuş uçurmadığı bu kalenin yolu, 1 km öteden beton bariyerler ve kontrol noktalarıyla kapalı. Talabani'nin peşmergeleri, Irak ordusunun parçası haline gelmiş. İkinci kontrol noktasında görüyorum ki peşmergeleri yöneten, bir Amerikalı. M16 tüfeği, tabancası ve kara gözlükleri var. Uzun bekleyişten sonra "Kusura bakmayın. Talabani'nin programında görünmüyorsunuz. Lütfen burayı terkedin" diyor. Ben Talabani'nin ofisinin haberdar olduğunu, sağ kolu Behram Salih'le de telefonla konuştuğumu söylüyorum. "Burayı bir an önce terkedin lütfen" cevabı geliyor. Ve o andan sonra tam bir çıngar çıkıyor aramızda. Salih'i cep telefonundan arayıp "Biz burdayız" diyorum. Yarım saat ve didik didik aramalar sonunda Talabani'nin yanına çıkabiliyoruz. Peşmergeler özür dilerken kimse neden Irak Cumhurbaşkanı'nın evinde Amerikalılar'ın sözünün geçtiğini bana açıklayamıyor!!
|
|
|
|
|
|
|
|
|