|
|
İsviçre'de sanat: SAAT
Gübelin, Vacheron Constantine, Cartier, Tag Heuer, Bucherer, Piaget, Audemars Piguet, IWC. Bu markaların ne olduğunu tahmin ediyorsunuz. Saat gibidir İsviçre. "Trenler saatinde kalkar" bir klişedir ama sadece zamanı göstermenin ötesinde, ülkenin geleneğinde ve bugününde çok önemli yeri var. Dünya saat merkezi Cenevre'deyiz. Saatin sanat olduğunu anlayabilmek için belki de bu sükunet ve zarafet abidesi kente bir uğramak gerek. Cenevre, 400 yılı aşkın bir süredir "zamanın başkenti" konumunda. Fransa'da kanlı mezhep olaylarından kaçanlar, bu kentte zamanla sanat arasındaki bağı kurup tüm dünyaya pazarlamışlar. Bugün saat ihracatı, İsviçre ihracatının üçüncü büyük kolu. Yıllık ihracat 10 milyar Frank üzerinde seyrediyor. İsviçre saatleri rakiplerinden daha pahalı olmasına rağmen, bu rakam büyüyor. 160 yıl önce Mösyö Patek ile Mösyö Philippe de bu geleneğin izini sürüp, bugün bir bakıma kusursuzlukla özdeş görülen Patek Philippe'i kurmuştu. İşte bu isim, Cenevre eski kent merkezindeki enfes bir müzenin üzerinde de duruyor.
MÜZE İÇİN BİR GÜN YETMEZ Saatin ilk halinden bugününe kadarki inanılmaz, akla zarar serüveni işte burada sergileniyor. Birbirinden değerli birer hazine niteliğindeki türlü çeşitli (masa, cep, duvar, kol, diz, kolye, broş, yelpaze vs.) iki bini aşkın saatin yer aldığı müze öyle bir güne sığdırılacak türden değil. Gezerken takılıp kalıyorsunuz. Çünkü, gördüğünüz, insana ait hayalgücünün zirveleri. İsviçreli titiz saat ustaları öyle nam salmış ki, Cenevre, 17. yüzyıldan sonra tüm büyük imparatorlukların, aristokrasinin, zenginlerin gözdesi olmuş. Çin, Osmanlı, Fransa, Japonya, Britanya ve son olarak da ABD. "Türk pazarı"nın Cenevre saatçileri için ne kadar önemli olduğunu biliyor musunuz? İşte birbirinden kıymetli bu çok nadide siparişlerin bazıları bu müzede görülebilir. İş bir ara o kadar büyümüş ki, Cenevreli ustalar Galata'da "bayiler" açmış. 18. yüzyılda uzun bir süre İstanbul'a yerleşen bu zanaatkar saatçiler arasında, Cenevreli büyük filozof Jean Jacques Rousseau'nun babası da var! Müzedeki saatler arasında kaybolup gidebilirsiniz. Mutlaka buraya uğrayın. İlk fırsatta ben de döneceğim. (www.patekmuseum.com)
|