Esnaf ağalarının son çırpınışı
Meclis'in gündemine kadar tırmanan esnaf ağalığı gündemdeki yerini bir süre daha koruyacak. Bir önceki yazım sebebiyle arayan TBMM Sanayi ve Ticaret Komisyonu Başkanı Soner Aksoy, esnafların çarpık yapılanma şekillerine, esnaf ağalarının krallıklarını sürdürebilmek için yaptıkları atraksiyonlara dikkat çekti. Mesela, bir lokantada çalışan aşçının ilgili odaya kayıt olabilmesinin önünde vergi mükellefiyeti şartı yani esnaf olması istenirken, Derviş Günday'ın örgütlenmesindeki odalarda taksi şoförleri dahi vergi mükellefi olmadıkları halde maaşlı çalışan şoför kimlikleriyle odalara üye kaydedilmişler. Yani Günday ve saz arkadaşları esnaf tabirini dahi bozmuşlar? Esnaf kim deseniz, deftere tabi, vergi veren, hayatını bir işyerinde, yanında elamanlar çalıştırarak, ya da kendi çalışarak kazanan tariflerini duyamazsınız. Çünkü, Günday ve aynı yolun yolcusu arkadaşları, esnafın yanında çalışanları bile esnaf sınıfına sokup ağalıklarının devamını sağlamak için yola çıkmışlar. Bu sebeple kalelerinin yıkılması yıllar almış. Bu insanları bu koltuklara bu şekilde oturtan geçmiş dönemin ilgili bakanlarına ve hükümetlere yazıklar olsun. Şu an bunları savunan CHP'lilere de. Ayrıca, CHP'de bu sistemin nasıl işlediğini çok iyi bilen isimler neden ses çıkarmıyor, anlamış değilim. Buyrun bazı örnekleri beraber inceleyelim. Dört ortaklı Mey AŞ Tekel'in alkollü bölümünü 292 milyon USD'ye satın almıştı . Bu satıştan kısa bir süre önce Tekel'in alkollü içkiler genel müdürü 100 trilyonluk malzeme almış ve Mey'e rant oluşturmuştu. Aynı şahıs bu satıştan sonra Mey'e genel müdürü oldu. Başbakanlık Teftiş Kurulu bu olayları ortaya çıkardı ve adli süreci başlattı. Derviş Günday'ın Genel Sekreteri Naci Sulkalar da, Mey Genel Müdürü ile aynı durumda. Ama nedense Sanayi ve Ticaret Bakanlığı müfettişleri 'eski ustaları'na dokunmuyorlar. Çünkü Sulkalar, bakanlıkta genel müdürken emekli oldu ve Günday tarafından akabinde TESK'e genel sekreter yapıldı. Mey AŞ'nin ortaklarından olan Gün-Bak'ın Başkanı Suat Yalkın'ı hatırlarsınız. Köşemize esnaftan topladığı aidat ve kurduğu şirketlerden aldığı yüksek maaşıyla misafir olmuştu. Yalkın'ın başkanı olduğu Gün-Bak ve Esdağ şirketi Tekel'den sigara stokçuluğu yapmaktan soruşturuldu. Sigaraya gelecek her zamdan önce büyük miktarlarda mal alıp vergi kaybına neden olarak haksız kazanç elde ettikleri müfettişlerce ortaya çıkarıldı. Bu olaya TBMM'de el koyarak, stokçuluğa imkan tanıyan Tekel'in hesaplarını KİT Komisyonu'nda ibra etmedi. İstanbul Esnaflar Federasyonu Başkanı Yalkın, yıllarca Derviş Günday'ın Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu'nda (TESK) yardımcılığını yaptı. Her ikisinin de yardımcılığını ise şu anda Erol Korkut yapıyor. Korkut da ustaları gibi esnafın sırtından 30-40 milyarlık bir maaş topluyor. Korkut, aynı zamanda Yalkın tarafından Silivri Çanta Kent'teki Esnaf Yapı Kooperatifi'nin başkanı yapıldı. Burada Esnaf Odaları Birliği'ne havuzlu ve lüks 45 daire satın aldı. Korkut bu havuzlu lüks yazlık dairelerin tefrişini kime verdi acaba? Yalkın'ın damadı olabilir mi? Olayları ve insanları bırakıp asıl konuya dönersek, Türkiye'de şu anda 3 bin 0500'ü aşkın esnaf ve sanatkar odası var. Bu kadar odanın başkan ve yöneticilerinin temsil ettikleri mesleklerle ilgili vergi mükellefi olup olmadıkları ise bilinmiyor. Bu durumun acilen incelenmesi gerektiği gibi, Günday, Yalkın ve Korkut gibilerinin bu yerlerden bir an önce gönderilmesi için herkese görev düşüyor.
|