|
|
|
|
|
|
Papa'nın kişiliği
Papa İkinci Jean Paul'ün dikkat çekici bir özelliği, Papalık makamını ''medyatikleştirme'' konusunda son derece başarılı olmasıydı..
Makama çıktığında 58 yaşındaydı. Papalık açısından genç yaşta göreve gelmiş olmasının da katkısıyla özellikle ilk yıllarda dağda yürüyüş yaparken, kayak yaparken kameralara görüntü vermekten asla çekinmedi. Bunlara seyahatlerin yoğunluğu da eklenince, kimi hayranları tarafından ''Tanrı'nın atleti'' diye nitelenmişti. CD'ye ilahi doldurmasından, bilgisayarın tuşuna dokunup ilk kez e-posta göndermesine dek, neredeyse yaptığı her şey haberlere konu oldu.
DİYALOG
Ortodoksluk ve Protestanlık olmak üzere diğer iki büyük Hıristiyan mezhebinin yanı sıra aralarında İslam'ın da yer aldığı muhtelif dinlerle ilişkiler konusunda ''diyalog'' kelimesini dilinden düşürmemesi de dikkat çekiciydi. Tüm seyahatlerinde diğer Hıristiyan grupların ve Hıristiyanlık dışındaki dinlerin temsilcileriyle görüşmeye de özen gösterdi.
OTORİTER
Papa, herkesle diyalog yanlısı modern ve açıklık yanlısı görünüm çizmesine karşın, yayımladığı genelge, talimat ve öğretilerdeyse kesin muhafazakarlığıyla dikkati çekti. Katolik Kilisesi bünyesinde dinsel çoğulculuk ve açılım yanlısı kesimler tarafından ''otoriterlikle'' suçlandı.
Kendisinin görüşlerini eleştiren veya kendinden daha farklı görüşler geliştiren Katolik ilahiyatçılara yayın yasağı getirmekten ve bulundukları görevden alıp kızağa çekmekten de çekinmedi.
Katolik Kilisesi bünyesinde muhafazakar kesimlerce övgü yağmuruna tutulurken, muhalifleri tarafındansa Kilise'yi II. Vatikan Konsili'nde belirlenmiş temel politikanın tam tersine yeniden merkeziyetçi anlayışa büründürmekle suçlandı.
ÖĞRETMEN-ÖĞRENCİ
İkinci Jean Paul, yayımladığı talimat ve resmi risalelerde, nazik üslupla da olsa Katolik Kilisesi'nin ruhani lideri olarak kendisini ''öğretici'', Katolik dini dışında Hıristiyan grupları ve diğer dinlerin temsilcilerini ''öğrenci'' konumuna koyduğundan söz edilebilir. Diğer Hıristiyan gruplar tarafından yayılmacılıkla suçlanması da temelde bu yaklaşımın ürünüdür.
Söz konusu anlayış, İkinci Jean Paul'ün sıkça söz ettiği ''dinlerarası diyalog'' kavramına diğer dinlerin müntesiplerinin kuşkuyla yaklaşmalarına da neden oldu.
İkinci Jean Paul, 7 Aralık 1990'da yayımladığı Redemptoris Missio adlı resmi genelgesinde diyalog gerekçesiyle misyonerlik faaliyetlerinin ihmal edilmesini şiddetle eleştirerek, konuya yaklaşımını, şu sözle özetliyor:
''Dinlerarası diyalog, Kilise'nin Hıristiyanlığı yayma misyonunun bir parçası konumundadır. Misyonerlik faaliyetinin hedef kitlesi konumunda olan, henüz Mesih'i ve onun İncilini tanımayan insanların büyük bölümünün diğer dinlerin mensuplarından oluştuğu unutulmamalıdır.''
Bir başka deyişle İkinci Jean Paul'ün Papalığı süresince, Katolik Kilisesi'nin gerek diğer Hıristiyan gruplar gerekse diğer dinlerin mensuplarıyla diyalog sürecinde sorunlarla boğuşmak durumunda kalması ve sık sık eleştirilere maruz kalması tesadüf değildi.
'YENİDEN HIRİSTİYANLAŞTIRMA'
Yayımladığı belge ve eserlerde, çoğunluğun, Batılı ülkelerdeki laiklik ve Hıristiyanlıktan uzaklaşmayı da beraberinde getirdiğini ileri süren İkinci Jean Paul, Katolik literatürüne ''Yeniden Hıristiyanlaştırma'' adlı yeni kavramı da kazandırdı. Sıkça kullanılan bu yeni kavramla çoğunluğun Hıristiyanlardan oluştuğu ülkelerde dine yeniden canlılık kazandırma faaliyeti kastediliyor.
İkinci Jean Paul, Avrupa Anayasası'nın giriş bölümünde Avrupa'nın Hıristiyan kimliğinin açıkça belirtilmesi tezini ısrarla savunmasıyla da dikkati çekmişti.
EN ÇOK KONUŞAN PAPA OLARAK ANILACAK
İkinci Jean Paul, tarihte en çok konuşan, en kalabalık insan gruplarına seslenen Papa olarak da anılacak. Yurtdışı seyahatlerinde kendisini dinleme imkanı bulan kitleler bir yana Papa, sadece 2000 yılında Roma'da yapılan ''Jübile'' (Papa'nın Genel Af Yılı) etkinliklerinde 8 milyon kişiye seslenme imkanı buldu.
Papalığı döneminde, VI. Paul tarafından başlatılmış olan ve Vatikan'da her çarşamba yapılan genel kabul merasimlerini birer medyatik hadiseye dönüştürmeyi de başardı. Genel kabul törenlerinin her birine ortalama 1160 kişi katılıyor. Sadece anılan merasimlerde Papa'nın kendilerine seslendiği insanların sayısının yaklaşık 18 milyon olduğu tahmin ediliyor.
Papa'nın görevi süresince muhtelif devlet başkanlarını 738 kez, başbakanlarıysa 246 kez kabul ettiği de Vatikan'ın resmi web sitesinde yer alan bilgiler arasında. Resmi tamim (genelge), öğreti risalesi ve belge yayınlama konusunda da tarihi bir rekora imza atan Papa, resmi nitelik taşımayan 5 de eser yayımladı.
1994'te ''Varcare la Soglia della Speranza'' (Umudun Eşiğini Aşmak), 1996'da ''Dono e Mistero: Nel Cinquantesimo Anniversario del Mio Sacerdozio'' (Lütuf ve Gizem: Rahipliğimin Ellinci Yıldönümünde), 2003'te şiir denemelerinden oluşan ''Trittico Romano'' (Roma Üçlüğü), 2004'te ''Alzatevi, Andiamo!'' (Kalkın Gidiyoruz!) adlı eserleri yayımlanan Papa'nın 2005'in Şubat ayında çıkan son yapıtıysa ''Memoria e Identita'' (Bellek ve Kimlik) adını taşıyordu.
AZİZLİK MERTEBELERİ
Papa İkinci Jean Paul, görevi boyunca, azizlik payesi verme alanında da tarihi rekora imza attı. 482 kişiyi aziz ilan etti. 1338 kişiyeyse Katolik dininde azizliğin alt makamı olarak algılanan ''mübarek'' payesi verdi.
|
|
|
|
|
|
|
|
|