Rıza maça oynadı
Teknik adamların düşüncesi neydi? Gerek Rıza Çalımbay gerekse Şenol Güneş'in bu maç için en önemli hedefleri önce gol yememekti. Beşiktaş, savunmasını çok güçlü tutmuştu. Koray, önünde İbrahim Toraman ve Mustafa Doğan, Trabzon'un hızlı forvetlerine göz açtırmamak kararındaydı. Rıza Çalımbay sağ tarafı Ali Güneş, sol tarafı İbrahim Üzülmez'le besleyerek bir kere gol yememeyi kesin kafasına sokmuştu. Sonra hızlı toplarla Trabzonspor'u avlamayı düşünüyordu.
Peki bu düşünceler gerçekleşti mi? İlk devre denk güçlerin mücadelesi biçiminde geçti. Şenol Güneş da öncelikle gol yememeyi kafasına sokmuştu. Defans oyuncularını özellikle çakılı tuttu. Çünkü Güneş de içten içe şunu düşünüyordu: Beşiktaş maçında galip gelemezse mağlup olmamalıydılar. Çünkü mağlubiyet Trabzonspor'un 3.lük şansını uzak da olsa tehlikeye atabilirdi. İkinci devrenin sonlarında Beşiktaş'ın daha güçlü biçimde kazanma arzusu ortaya çıktı. Aslında Rıza Çalımbay, Ahmed HassanOkan değişikliğini yapmasa Beşiktaş'ın golü daha erken de gelebilirdi. Çünkü tam Ahmed Hassan, Veysel ve Ahmet Dursun ileride iyi bir üçlü oluşturmuşken çok iyi oynayan Mısırlı'yı oyundan aldı. Rıza Çalımbay, Okan'ı Ali Güneş'in yerine alsaydı daha iyi hareket ederdi.
Son 10 dakika müthiş bir Beşiktaş baskısı vardı. Rıza Çalımbay maça oynadı. Bu aşikârdı. Tümer'in yerine Veysel'in alınması, açık biçimde Beşiktaş'ın bu maçtan prestijini kurtararak ayrılmak istediğini gösteriyordu. Trabzonspor'daki maçın tam bir rövanşı oldu. Ben Beşiktaş'ın savunmasını çok iyi buldum. 12 pozisyon hariç Trabzonspor'a doğru düzgün pozisyon vermediler. Bu pek kolay değildi. Trabzonspor gibi çok hızlı forvet adamları olan bir takıma pozisyon vermemek başarıdır. Ama Beşiktaş savunmasını ve orta sahasını top çıkartırken çok yetersiz buldum. Hücumda da çok önemli eksikler var.
Taraftarın küfüre karşı kampanyadaki tavrını nasıl buldunuz? Beşiktaş taraftarı maçın 88. dakikasına kadar küfüre karşı başlatılan kampanyaya harfiyen uydu. Hatta ikinci devre başlarken eski açıkta Beşiktaş tribününün hemen yanında oturan Trabzonlular'la arada yaşanan kargaşa esnasında bile bu tavrını bozmadı. Ta ki Selçuk Dereli'nin arka arkaya verdiği kararlar taraftarı çileden çıkartana kadar. Küfür hiçbir zaman ne olursa olsun haklı gösterilmez. Ama Selçuk Dereli'nin de maçın kasedini bir daha izlerken salim kafayla bir daha düşünmesi gerekir. Mesele şu. Taraftarıyla, hakemiyle, futbolcusuyla tahriklerden kaçınacağız ve bu küfürü yok edeceğiz. Çok zor. Ama yapılacaksa hep beraber yapılacak. Herkes yardımcı olacak.
|