|
|
|
|
|
Kaptan kaptı kaçtı: 1-0
|
|
İki dev İnönü'de karşılaştı... Futbol vasattı. Maçı izleyenleri resmen sıkıntı bastı. 90+3'te Kaptan Tayfur sahne aldı. Akıl dolu kafa vuruşuyla Kartal 3 puanı kaptı.
Futbolda da hayatın her alanında olduğu gibi bir kural vardır. Eğer kendinize bir hedef koymuşsanız, o hedef için motive olmalısınız. Trabzonspor; zirve takibi yapan, en azından Şampiyonlar Ligi'ne katılma şansını zorlayan bir takım. Lider Fenerbahçe'nin üç puan kaybettiği haftada, Beşiktaş'ı yenerek avantaj sağlamak zorundaydı. Ama bordomavili ekip Beşiktaş önünde kazanmak için hiçbir şey yapmadı. Ancak sanmayın ki Beşiktaş iyi oynadı. Siyah-beyazlı ekip de kazanmasına rağmen sahada yoktu. İlk yarıda Trabzonspor; Gökdeniz- Yattara-Fatih üçlüsünün Szymkowiak destekli ataklarında gol aradı. 19'da Yattara, topu altıpastan Oscar Cordoba'ya nişanladı. Herhalde çalım atacak birini bulamayınca şaşırdı. Zaten Gineli oyuncu dün çok etkisizdi. Aslında dünkü karşılaşmayı izleyen birine "Kim iyiydi?" diye sorsanız, cevap alamazsınız. Çünkü öyle biri yok. Biraz Cordoba oynadı. Trabzon forvetlerine gol şansı tanımadı; kötülerin iyisi olarak parladı. Beşiktaş'ın yıldızı (!) Tümer, yine bilindik Dolmabahçe gezilerinden birini yaptı. İki kanat oyuncusu Ali Güneş ve İbrahim Üzülmez bir tane orta yapamadı. İbrahim Akın, "Benim bu sahada ne işim var?"der gibiydi. Ahmet Dursun galiba bütün dikkatini ilginç biçimde topladığı saçlarına vermişti. Bir de Pancu var ki... Ben Rıza Çalımbay olsam, oyuna sonradan giren Pancu'ya şunu derdim, "Isınırken harcadığın enerjiyi sahada kullanmayı denesene. Bu gidişle daha çok yanımda oturursun." Trabzon'da da umut bağlanan isimler hayalkırıklığı yarattılar. Gökdeniz, kendisine atılan tüm topları ezdi. Biraz Fatih çalıştı ama o da çok gergindi. Ara transferde alınan Szymkowiak, şimdiden ülkesini özlemiş gibiydi. Maç bir ninni tadında bitmek üzereyken Beşiktaş, +93'te attığı golle haketmediği bir galibiyet aldı. Okan Buruk'un sağdan kullandığı kornere Tayfur iyi yükseldi. Kafayla vurduğu top ağlarla buluştu. Tabii bu golde Trabzonlu Celaleddin'in de katkısını (!) unutmamak lazım. Ayağının altından giden topa dokunamadı. Adeta "Milyonluk Bebek" filmindeki rolüyle En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Ödülü'nü alan Morgan Freeman'a nazire yaptı. Açıkçası böyle bir tempoda ve kalitede oynanan bu karşılaşmada golün ve kazananın olması, futbola ihanettir. Dünkü maçta yağan yağmur ve küfrün olmaması güzelliklerdi. Başka söze gerek yok.
|
|
|
|
|
|
|
|
|