|
|
|
|
Doğru beslenen yorgunluğu unutur
Baharla birlikte pek çok kişide aşırı iştah veya iştahsızlık, uyku hali, halsizlik, depresyon gibi şikâyetler başlıyor. Uzmanlar, doğru besinleri doğru dozlarda tüketerek, bu şikâyetleri yenmenin mümkün olduğunu söylüyor
Diyet Uzmanı Şehnaz Hergün, sağlıklı beslenerek bahar yorgunluğuna yenik düşmemenin mümkün olduğunu belirtiyor. Hergün, gün boyu enerjik olabilmek için dengeli beslenmek gerektiğini anlatıyor...
Bahar yorgunluğu nedir? Soğuk kış günlerinin ardından baharda havaların ısınması organizmada çeşitli değişiklikler yapar. Bunlar özellikle uyku hali, halsizlik, depresyon, aşırı iştah veya iştahsızlık, eklem ağrıları ve mide yanması gibi çeşitli belirtilerle ortaya çıkar. Önlem alınmazsa "kronik yorgunluk sendromu"na bile dönüşebilir. Bahar yorgunluğu, havaların ısınmasına bağlı olarak organizmanın buna uyum sağlamaya çalışmasıdır. Ayrıca, bahar aylarında havadaki negatif elektrik yükünün artması da şikâyetleri artırır. Bu nedenle, gerekli önlemler alınmalıdır.
Bahar yorgunluğunun etkilerini azaltmak için nasıl beslenilmeli? Bahar yorgunluğunu doğru besinleri, doğru dozlarda tüketerek minimize etmek, hatta ortadan kaldırmak mümkün. Bunun için vitamin ve mineral yönünden zengin bir diyetle beslenmek gerekir. Vitamin ve mineraller vücudumuzda gerçekleşen tüm işlemlerde anahtar rol oynar. Bahar yorgunluğunda, C ve B grubu vitaminlere ağırlık verilmelidir. Minerallerden ise magnezyum, potasyum, çinko ve demirden zengin bir diyetle beslenmek şart. Sigara içen bireylerde günlük C vitamini gereksiniminin içmeyenlerden iki kat fazla olması, önemli bir noktadır. Antioksidan vitamin ve mineraller, vücuttan metabolizma sonucu oluşan zararlı maddelerin atılmasına yardımcı olur. Antioksidan vitaminler A, C, E vitaminleri, antioksidan mineraller ise selenyum ve çinkodur. Örneğin, elmayı soyup oda ısısında beklettiğimizde rengi koyulaşır. Halbuki elmayı limonlu suda beklettiğimizde rengini korur. Bu, limonda bolca bulunan C vitamininin antioksidan özelliğinden kaynaklanır. Günlük vitamin ve mineral ihtiyacının karşılanabilmesi için günde beş porsiyon sebze ve meyve tüketilmesi gereklidir.
Baharda sıvı alımını nasıl düzenlemeliyiz? Ortalama olarak yetişkinlerin vücut ağırlığının yüzde 55-75'i sudur. Su kalori içermez. Her vücut hücresi, dokusu, organı ve vücudun her işlem gören bölgesinde su gereklidir. Özellikle fiziksel aktivite gibi birçok vücut fonksiyonunda ısı üretilir. Sıcak ve nemli havalarda veya ağır fiziksel aktivitede sıvı kaybı çok daha fazladır. Ağır iş veya egzersizde terleme veya deriden buharlaşma yoluyla vücuttan su kaybı fazladır. Günlük su ihtiyacını karşılamak için yaklaşık sekiz-10 bardak su gereklidir. Su tüketimimizi artırmak için gün içerisinde kahve-çay molaları yerine su molası vermeliyiz. Davetlerde alkollü içecekler yerine soda içmeliyiz.
Öğün atlamak vücuda nasıl zarar verir? Öğün atlamak ihtiyaç duyulan besin gruplarından ve besin öğelerinden yetersizliğe ve sonraki öğünde ise daha fazla besin tüketmeye neden olur. Sağlıklı bir güne, kahvaltı yaparak başlamak gerekir. 8-12 saatlik açlıktan sonra vücudumuzun ihtiyacını karşılayan ilk öğün kahvaltıdır. Böylece, kan şekeri olarak bilinen glikoz gereksinimimiz için birinci derecede kaynak oluştururuz. Glikoz beyin için en önemli enerji kaynağıdır. Gün boyunca yapacağımız fiziksel aktivite için de kasların sürekli kan glikozuna ihtiyacı vardır. Kahvaltı yapan kişilerin günün ilerleyen saatlerinde daha güçlü ve dayanıklı oldukları, konsantrasyon güçlüğü çekmedikleri belirlenmiştir. Kahvaltı yapmayanlarda durum tam tersidir. Ayrıca, posalı besin tüketmeye de özen gösterilmeli. Sindirim sistemi, özellikle de kalın bağırsak sağlığının devamı için posa çok önemlidir. Mevsim geçişlerinde metabolizmadaki değişiklikler kabızlığa neden olabilir. Posa, kabızlığın önlenmesinde en önemli besinsel faktördür. Posalı ürünler, kepekli ekmek, kepekli makarna, bulgur pilavı, kuru baklagiller, sebze ve meyvelerdir.
|
|
|
|
|
|
|
|
|