| |
Sağlıklı yaşam terörü yordu
İnternet'in keşfi, uzaya vatandaşın çıkması, televizyonun icadı, penisilin, Müttefiklerin Normandiya'ya çıkması... Son yüzyıl artı beşte tarihi değiştirecek binlerce gelişme oldu. Biz de kendi payımıza Reha Muhtar'ın sigarayı bırakmasıyla katkıda bulunduk. Allahım'a şükürler olsun ki insanlık için büyük ama Reha Muhtar için küçük olan bu adımı kazasız belasız atlattık. Günaydın'da yayımlanan sonuç bildirgesi oldukça derin mesajlar içeriyor: "Sigara madem ki zararlı, üretilmesin!" Reha Muhtar, Mehmet Barlas atışmasında dengeleri korumak ve müessesenin selameti adına tarafsız kaldığımı ifade etmek istiyorum. Ancak Şirin'in yaptığı röportajda Reha Muhtar'ın Kazım Kanat üzerinden siyaset yaptığını da yakalamış bulunuyorum. Sigarayı bırakan Kazım Kanat, "ben sevişmekten zevk almaya başladım" diyormuş. Bizim gazete genç bir gazete. Anlamadığım bu sevişme, koklaşma konularının neden ihtiyar delikanlıların tekeline geçtiği. Aklıma seksen yaşında Oscar kazanan Amerikalı oyuncu George Burns'un (1896-1996) bir röportajındaki lafı geliyor. "Yaşım 95. Nedenini unuttum ama hala kadınların peşinde koşuyorum." Hadi ben valide, peder okuyor diye topa giremiyorum. Zaten iki satır tutar. Peki diğerleri? Gençler bi'el atın... Büyükler cinsel yaşam yazıyor, gençler ahkam kesiyor. Bu işte bir terslik var... Neyse herkese mutlu mesut cinsel yaşam diliyorum ve son dönemde beynimize çakılan sağlıklı yaşam terörüne dur demek istiyorum. Tabii ki sigara içilmemeli, tabii ki ölümle neredeyse eş anlama gelen alışkanlıklardan vazgeçmeli. Ama o kadar! Onu yeme bunu içme, onun sapı, bunun kökü... Yordu, gerçekten yordu. Bir gün domates çok sağlıklı diye okuyorsunuz ertesi gün aman yemeyin diye yeni bir buluş çıkıyor. Ya elli tane dert var başımda, domatesin sağlık evrimine kafa patlatamıycam. "Kırmızı et çok zararlı!" Bu, geyiğin şahıdır değerli okurlar. Kimin umurunda! "Spora gidiyorum!" Gidenlerin yarısı manita bulmaya gidiyor, emin olun. Neden her güne, ne kadar sağlıksız yaşıyorum diye başlamak zorundayım ki? Gün gelir kontör biter bedelini öderiz. Benim vereceğim hesap bu. Her gün ödeyeceğime bir gün öder perhize başlarım. "Kaybedinceye kadar neye sahip olduğunu bilemezsin." Cümle budur, gerisi terördür arkadaşlar. Mezar taşlarında doğum-ölüm tarihleri vardır. Eğer tanımadığınız isimlerse sadece ve sadece rakamdan öteye geçmez bu tarihler. Umurunuzda bile olmaz kimin ne zaman öldüğü. Eni sonu üç beş yıl daha fazla yaşamak için bu teröre boyun eğilir mi? Ben yaşlanınca babam gibi olmak istiyorum, Ertuğrul Akbay gibi Doğan görünümlü Şahin olmaktan bin kat daha iyidir.
|