|
 |
 |
 |
 |
|
SABAH Beyrut'ta
Yazıişleri müdürümüz Emre Ergül ve Ali Özlüer direnişin nabzını tuttu, görüntüledi.
Hariri suikastinin ardından Suriye'ye karşı ayağa kalkan Lübnan halkının direnişinin kalbi Beyrut'taki Şehitler Meydanı. SABAH ekibi ayağının tozuyla buradaki gösteriyi izledi, görüntüledi.
ZAMAN DA DEĞİŞMİŞ
Future TV kanalı, suikastten bu yana günü 00.00'da değil, suikast saati 12.55'te başlatıyor. Suikastin yirminci günü onlar için on dokuzuncu gün. Çünkü saat henüz 12.55 değil...
Sab-baha kad-dar Devrim!
Hariri'nin öldürülmesi Beyrut'ta "özgürlük ve bağımsızlık" ateşini yakmış. Hıristiyanlar Müslümanlar artık bir hedefe kenetlenmiş Gençler onun öldürüldüğü yerde toplanıyor. Çadırlar kurulmuş, "Ya Lübnan" şarkılarıyla ortalık inliyor. Burada özgürlüğe çeyrek var.
Cuma akşamı.. Saat 19.30... Foto muhabirimiz Ali Özlüer'le gençlerin Özgürlük Meydanı dediği ve 14 Şubat'ta eski başbakan Refik Hariri'nin ölümünden sonra gösterilerin yapıldığı Şehitler Meydanı'na doğru yol alıyoruz. Meydanın ilginç bir tarihi var. İç savaşta 'savaşın en sıcak hissedildiği' yer burası. Tam ortasında Lübnan'ın Osmanlı'dan bağımsızlığını kazanmasını sembol eden Şehitler Heykeli var. İç savaş sonrası Hariri'nin diktiği bir heykel. Hemen yanıbaşında ise El- Amin adlı cami. Kaderin cilvesi... Onun diktiği heykel önünde şimdi onun adına gösteriler yapılıyor. İnşa halindeki camideki ilk cenaze namazı da yine kendisi için kılınmış. Ve şimdi orada yatıyor.
MEYDAN İNLİYOR
Meydanı çitlerle çevreleyen askerlere izin kartımızı gösterip içeri giriyoruz ve Arapça sloganlar art arda patlıyor: Burada asker istemiyoruz... Suriye çek git... Ebu Baha (Hariri'nin lakabı)... İki şey dikkati çekiyor: İlki gençlerin elbiselerinin her yerine yapıştırdıkları ve üzerinde kırmızı fon içine beyaz yazılmış "Independence 05" (Bağımsızlık 2005) stickerları, ikincisi ise göğüs hizasına üzerine iğnelenmiş mavi kurdelalar... (Kurdelaların üzeri ise Hariri fotoğrafları ya da suikastin faillerinin hala bulunmamasını protesto eden The Truth (Gerçek) yazıları ile süslenmiş.)
ÇOĞU HIRİSTİYAN
Ellerinde bayrak sallayan binlerin önünde kurulmuş sahnede ülkenin önde gelen bir kadın şarkıcısı mikrofondan gençleri 'heyecanlandırıyor.' Kadın söylüyor, gençler tekrarlıyor: Senin yolundan ilerleyeceğiz Hariri... Ve ardından gençleri 'devrim' havasından 'festival' havasına sokan parça geliyor: Ya Beyrut... Birçokları, giyim-kuşam olarak MTV video kliplerinden fırlayıp gelmiş izlenimi veren bu gençlerin çoğunluğunun Hıristiyan Maruniler olduğunu ve halkın genelini temsil etmediğini iddia ediyor. Ancak aralarda tek tük de olsa türbanlı kızlar dikkatlerden kaçmıyor.
SURİYE'YE TEPKİ
Saat 21.00'de çalışan milli marş sonrası yeni sloganlar geliyor: Burada asker istemiyoruz... Gerçekler ve bağımsızlık... İstiklal ve özgür Lübnan... Saat 22.00'ye doğru 50 metre ileride Hariri'nin ve beraberinde ölen 6 korumasının mezarının bulunduğu camiye geçiyoruz. Burada yaş ortalaması bayağı yükseliyor. Hariri'nin Lübnan için ne ifade ettiği, istavroz çıkaranlarla el açıp dua edenleri yan yana gözlerinden yaşlar boşalırken gördüğümüzde daha iyi anlıyoruz.
MEZARLIKTAN YAYIN
Saat 23.00... İnsanlar hafta sonunu da fırsat bilip akın akın mezarlığa dua için geliyor. Mezarlıktan 10 adım uzaktaki kameralar ise şaşırtıyor: Canlı yayın... Haririler'in sahip olduğu Future Televizyonu, canlı yayında meydana kamp kurmuş gençlerle görüşüyor, analistler ise 'yeni Lübnan'ı tartışıyor. Meydan ile Hariri'nin şirketinin ismini taşıyan Solidaire arasındaki duvarlar ise yazılarla dolu. Şam'a karşı ağza alınmayacak tepkiler de var, Hariri'ye duyulan sevgi de...
ZAFER ŞARKILARI
Saat 24.00... Meydan artık 'Katiller bulunana kadar gitmeyeceğiz' deyip çadırlar kuran yüze yakın gence ait. Diğerleri bu kez meydanın yanındaki ana caddeye taşıyor. Protesto bu kez araçlardan sarkan insanların cadde boyunca dizilip bayrak sallayanlarla birlikte söyledikleri şarkılara dönüşüyor. Askerlerin uzaktan izlediği görüntüler, zafer kazanılmış Avrupa maçları sonrasındaki İstanbul sokaklarını andırıyor!.. Ve gece 02.00... Çadırdaki gençler kendi aralarında sohbete dalarken, Beyrut sessizliğine bürünüyor.
Emre ERGÜL
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
