Dikenli köken...
Ekselansları sayesinde, ismim geçmese de, işaretle, "dünyanın en etkili gazetesi" sütunlarında "Yahudi düşmanı Sabah yazarı" olduğum ima edildi. Gülüp geçmiyor, kızıyorum. Haksızlığa ve saptırmaya kızıyorum. "Ekselansları", ABD Büyükelçisi Edelman. Öfkesinin nedeni, bir yazıda, kendisinin "herhangi bir diplomat olmadığını" belirtip bugünkü ABD politikasını çizen bir raporun "ideolojik mimarlarından" olduğunu söylemem. Reddettiği, "Baba Bush" zamanında hazırlanmış, Ortadoğu'da "İsrail'den yana" müdahaleleri öngören rapor değil. Nesini reddedecek? Cımbızla çektiği şu: Bu ideolojik çizgide, o raporda, "köken" in de etkisi olup olmadığını sormuşum. Onun "köken" kelimesinden çıkardığı, benim "antisemit" olmam! Ben sadece "köken" demişim, ne etnik, ne Yahudi yazmışım; kendisi bunu Wall Street Journal'da "etnik köken" diye yazdırmış. Dolayısıyla "etnik köken" le "Yahudi düşmanlığı" yapıyorum. İsrail'deki sivil, askeri muhalifleri hep sempatiyle yazan ben! Oysa, yazının özü onun zihin dünyası.
Ama "köken" ve "antisemitizm" meselesine değinmek lazım. Her Amerikalının "köken" e ve "etnisite" ye dair, herhalde çoğu kötü, hatırası olmalı. Birinin kökeni, "kökeninden dolayı" bir eylemde bulunduğunda yahut bir eyleme maruz kaldığında önem kazanır. Bir siyah Amerikalı, siyah olduğu için "köle" ise, kendisinin ve köleleştirenin kökeni önemlidir. Bir siyah, gasp için bir beyazı öldürmüşse, kökeni önemli değildir. Oysa, bugün kibarca "Afrikalı Amerikalı" deseler de, ABD medyasında, adi suçlarda bile o "siyah" köken belirtilir. Suç ile köken arasında sinsi bağ kurulur. Bir beyaz için yapıldığı, nadirdir. Bir siyah, siyah olduğu için kukuletalı beyaz tarafından yahut bir beyaz salt beyaz olduğu için bir siyah tarafından öldürüldüğünde köken önemlidir. Bir Arap ya da Müslüman, salt kökeninden dolayı bir Yahudi'yi öldürürse, her ikisinin kökeninin olayda manası vardır. Tersinde de. Katolik İrlandalının, El Kaide militanının terörünü genellikle "köken" belirler. İsrail devlet politikalarını da. Bir Kürt'ün Kürt olduğu için baskı görmesi, bir Türkmen'in itilip kakılması, bir Ermeni'nin kökeninden ötürü aşağılanması, bir Türk'ün yabancı düşmanlığına maruz kalması gibi. Elbette Yahudiler, "kökenlerinden dolayı", tarih boyunca, soykırım da dahil, ayrımcılığa, kırıma maruz kaldılar. Elbette, dünyada her olayda "Yahudi komplosu" arayanlar, sırf etnikdini nedenlerle "düşmanlık" yapanlar var. Belki en çok İslam dünyasında, ama Avrupa ve ABD'de de. Başka dini, etnik toplulukların başına da geldi. Bazen İspanyol, Amerikan, Fransız, Alman, Rus medeniyetleri oldu bunu yapan; bazen Ruanda'da Afrikalı Afrikalının kurdu oldu.
Önceki gün "Türkiye'yi uyaran" Pentagon'un üçüncü adamı Douglas Feith'i görev bırakma noktasına getiren neydi? Görevde değilken, İsrail Başbakanı'na "saldırgan çizgi" öneren raporu hazırlayanlardandı. Düşüncesinde, o ilişkiyi kurmasında "köken" in önemi sıfır mıdır? Belki öyledir. Belki değildir. Ancak, kendi bakanlığında, adamlarından biri "İsrail devleti" ne "gizli bilgi" sızdırınca da "köken" akla gelebilir. Eylemi belirlemesi muhtemel nedenlerden biri olarak. Büyükelçi ve Wall Street yazarı gibi zeki ve "sert" adamların bu ayrımı bilmemesi imkansız. Ama "genelleme" ile kurnazlık yapıyorlar! Hem de, sırf "Ortadoğulu tipi" nden dolayı yığınla insanı şüpheli sayan, her dakika herkese kökeniyle, "Arap, Sünni, Şii, Kürt, Afro-Amerikalı, Müslüman terörist, Doğulu, Kızılderili, Porto Rikolu" diye hitap edilen ABD'nin vatandaşı olarak. Yarın: Şu Nazilik meselesi
|