|
|
|
|
|
Aslan'ın Kral'ı var
|
|
G.Saray, Sakarya'yı Hakan Şükür'ün penaltısıyla geçti.
Fark beklentisiyle Ali Sami Yen'e koşan sarı-kırmızılı taraftarlar sadece Hakan Şükür'ün penaltı golüyle sevindi. G.Saray maç fazlasıyla lider olurken Hakan Şükür lig tarihinde 218'inci golünü attı.
Kral'a Şükür
G.Saray, Sakarya önünde ecel terleri döktü. Üç puanı Hakan Şükür'ün penaltı golüyle aldı. Şov beklentisine 61'de giren Ribery yanıt verebildi.
Kolkola girmiş ve birbirlerine sokula sokula koşuyorlar orta sahaya kadar; seyircinin "Ergun Gürsoy, Hagi'yi buraya getir" çağrısına cevap olarak. İkisi de gülüyor, herkesin özlediği gibi!.. Ali Sami Yen ama özellikle de kapalı tribün uzun zaman sonra ilk defa bu kadar istekli. 100 gün var net olarak G.Saray'ın 100. yılda şampiyon olabilmesi için. Artık şafak sayılacak ve boş durma zamanı değil ne de olsa... Merdiven krizi sebebiyle geç başlıyor karşılaşma. Aslında başlamasıyla başlamaması arasında da çok büyük fark olduğu da söylenemez ya... Sakaryaspor ligdeki riskli yerinin bilincinde... Öncelikle gol yememeyi düşünüyor. Galatasaray, zaman zaman adam adamaya dönen kalabalık rakip savunmayı geçemeyince ilk yarı ninni kıvamında geçiyor. 29'da Hakan Ünsal'ın Mesut tarafından düşürülmesi ile kazanılan ve Hakan Şükür'ün gole çevirdiği penaltı dışında, ne kifayetli futbol var ne de bahse değer bir atak. Maçın başında, gittikçe sinirlenen bir tonlamayla merdivenlerin boşaltılması anonsunu yapan ve seyirciyle inatlaşan dış ses, ilk yarının bitişiyle beraber bir kez daha duyuluyor: "5-6 tane cüzdan bulunmuştur, kaybedenlerin müracaat etmesi rica olunur."
Hagi niye sakindi? 60'a kadar iki takımın biraz daha hareketli olması dışında değişen fazla bir şey yok. G.Saray'da Sabri ve Necati'nin daha iyi anlaşmasına, Uğur'un takıma iyi adapte olmasına ve Conceiçao'nun artık G.Saray'ı benimsemesine karşın Ayhan ve Ergün'ün zayıf kalmaları orta sahayı etkisiz kılıyor. 60'tan 70'e kadar Hagi (Bu maçta o kadar sakin ki 'Passiflora' içmiş olmasından şüphe ediyoruz) orta sahada peş peşe üç değişiklik yapıp; Ribery, Volkan ve Şaş ile adeta bu bölgeyi "update" edince oyun hareketlilik kazanıyor. Maçın 4 dakika uzamasına rağmen organize gözüken bu ataklar golle sonuçlanmıyor. Seyirci sık sık yabancı oyunculara "I Love You" tezahüratı yapıyor ama hiçbirisi Ribery'ye yapılan: "Ribery, Ribery, I Love You Ribery" tezahüratı kadar coşkulu değil. Sonuçta G.Saray kazanıyor. Üstelik artık hem Ribery'si hem de seyirci desteği var.
|
|
|
|
|
|
|
|
|