|
|
|
|
|
Bu güzel duyguyu herkes yaşamalı
|
|
Bir yıldır koruyucu ailelik yapan Mehmet Ali-Günay Öztürk çiftiyle yaşadıklarını ve duygularını paylaştık. 8 yaşında ilkokul 2. sınıfa giden Yasemin adlı kız çocuğuna koruyucu ailelik yapan çift, çok mutlu olduklarını belirterek herkese tavsiye ediyorlar. Öztürk çifti, koruyu ailelik üzerine sorularımızı yanıtladı.
* Koruyucu aile olmaya ne zaman karar verdiniz? Günay Öztürk- Önce şunu belirteyim; bizim 21 yaşında bir kızımız ve 16 yaşında da bir oğlumuz var. Benim genç kızlıktan beri hayalimdi. İki yıl önce Bakırköy'de Çocuk Esirgeme Kurumu'nu ziyaret etmeye başladıktan sonra kararımı verdim.
* Karar verme sürecinizi biraz daha anlatır mısınız? G.Ö.- Oradaki her çocuğun aile içinde verilecek sevgiyle büyümesi gerektiğini düşündüğüm için bu kararı aldım. Maddi olarak her şeyi verebilirsiniz ama manevi olarak vermek daha özel ve güzel.
* Koruyucu ailelik yaptığınız kızınız kaç yaşında? G.Ö.- Yasemin'i 6 yaşında tanıdım, şu anda sekiz yaşında. Yaklaşık bir yıldır bizimle yaşıyor. Ondan önce de hafta sonları gelip gidiyordu.
* Bu kararınızı çocuklarınız nasıl karşıladı? Mehmet Ali Öztürk- Çocuklarımız bizim bu düşüncemizi başından beri biliyordu. Onların onayı olmadan olmaz. G.Ö.- Kızım, Yasemin'i eve getirmeye karar verdiğimizi söylediğimde "2-3 yaşında bir çocuk istiyordun, niye karar değiştirdin?" diye sordu. Küçük çocuğa bakmak daha zor olduğu için 7 yaşında bir kızı tercih ettiğimizi söyledim. Şu anda her şeyi anlayabilecek, her verdiğimizi alabilecek yaşta. Kızımın bir kızkardeş özlemi vardı ve böylelikle o da kızkardeş sahibi olmuş oldu.
* Nasıl bir duygu? M.A.Ö.- Bu duygu anlatılmaz, parayla, pulla, başka bir zevkle karşılaştırılacak bir şey değil. Yaşamak lazım. Bir süre sonra zaten kendi çocuklarından bir farkı kalmıyor. G.Ö.- Zafere çiçekli yoldan gidilmiyor. Savaş vereceksiniz, mücadele edeceksiniz. Sorunlar da yaşadık. Bunu kendi çocuklarımızla da yaşıyoruz. Çok normal ama Yasemin'de biraz daha karmaşa içindeydik. Hiç bilmediğiniz bir çocuğu tanımaya çalışıyorsunuz. Artık sizin vereceğiniz eğitimle, onun almış olduğu eğitimi bir araya getiriyorsunuz. Ama önemli olan bir kişiyi hayata hazırlamak ve onu hayata en iyi şekilde kazandırmak. Amacımız buydu. M.A..Ö.- Herkesin kaldıracağı bir şey değil, bunu da söylemek gerek. Bir kere birbirinizi tanıma sürecinde doğal olarak sorunlar yaşıyorsunuz. Hem kural koyacaksınız, hem bunu baskı uygulamadan yapacaksınız hem de kurallarınızı sevdireceksiniz. Bu çok zor. Çünkü onun şimdiye kadar edindiği alışkanlıklar var ve onları değiştirmek hiç de kolay olmuyor. G.Ö.- Bu yüzden biz psikologdan, Yasemin de pedagogtan yardım aldı. Bu şart bence. Çünkü aldığınız çocuğa şimdiye kadar yaşamadıklarını bir anda vermek istiyorsunuz. Bir sevgi yağmuruna tutuyorsunuz. Çocuk bunu kaldıramayabiliyor. Ayrıca her şeyi bir anda vermek isterken hatalar da yapabiliyorsunuz.
* Niye evlat edinmediniz de, koruyucu aileliği tercih ettiniz? M.A.Ö.- İki çocuğumuz var, onlar açısından da olaya bakmamız gerekiyordu. Çünkü evlat edindiğimizde onların psikolojisini bozabilirdik. Sonuçta onlar da bir insan, yarınını paylaşacağı bir insan için her şeyi düşünecektir. Kafalarında tereddütler olabilirdi. Bunu önleyemezsiniz. O yüzden koruyucu aile olmak bizim için daha doğruydu.
* Aileniz ve çevreniz nasıl tepki verdi? G.Ö.- Benim ve eşimin ailesinden olumsuz tepki almadık. Ama yakın çevremizdeki tanıdıklarımız "Ne gereği vardı, sizin zaten çocuklarınız var" şeklinde tepki gösterdiler. Hatta "Malvarlığınızı nasıl paylaştıracaksınız?" şeklinde hemen maddi açıdan bakanlar bile oldu. Bence insanlar teşvik edilmeli. Örneğin ben şimdi bir kitap yazıyorum. Yasemin'le yaşadıklarımızı anlatacağım. Bu kitabı insanları teşvik amacıyla yazacağım.
* Yasemin için ileriye dönük düşünceleriniz var mı? M.A.Ö.- Bizim amacımız ona aile sevgisi verip en iyi şekilde yetiştirmek.
|
|
|
|
|
|
|
|
|