kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Altan Tanrikulu @ SABAH
 

Yazmak ya da yazmamak

Gazetelerin en çok okunan bölümlerinin köşe yazarları olduğuna inanır çoğu kişi.. Bazı okurlara yazarın ismi bile yeter yazısını okumak için.. Bazısı için ya ön sayfadan anonslanır ya da gündemi öyle bir yakalamıştır ki, kulaktan kulağa yayılır yazısındaki saptamalar, incelikler, zeka kıvılcımları ve lezzet.. Okur ne yapıp edip o yazıyı bulup okumak zorunda hisseder kendini.. Ve yazar amacına ulaşır..
Ama yazar ne hisseder de yazar yazısını? Gündemi değiştirmek için mi? Gündemdeki bir konuyu en iyi inceleyen kişi olduğunu göstermek için mi? Ya da yazısının yaratacağı etkiyi önemsemeden arzuladığı konuyu kaleme almak için mi?
Olabilir.. Ama Türkiye'de yeni bir moda, yeni bir akım var artık.. Köşe yazarlarının birbirlerine hitaben yazdıkları yazılar.. Eskiden de vardı.. Ama eski atışmalar çoğu kez siyasal görüşlerin çarpışması olarak kaleme alınan ve daha çok farklı gazetelerde, zaten farklı saflarda yer alan isimlerin fikir çarpışmalarıydı..


İki hafta önce sonlanan bir düello örneğin.. Hıncal Uluç'la Fatih Altaylı arasında geçen.. Altaylı ile 2 yıl çalıştım. Hıncal Ağabey'le uzun süredir aynı gruptayım.. Altaylı, Gelişim Spor'un yazı işleri müdürüyken de delidolu bir adamdı. Ama çalışkandı, üretkendi..
Hıncal Ağabey'i tanımlamak içinse iki kelime yeter benim için: "Satın alınamaz.."
Bu ikilinin uzun süren düellosunda bir şeyin farkına vardım.. Yazılanların önemi yok aslında bu ülkede.. Yazanların ve ifade tarzının önemi var.. Okuyan bir şeyler almıyor bu tür atışmalardan. Sadece öğreniyor.. Uluç mu haklı Altaylı mı, ona karar vermeye çalışıyor.
Uluç gibi "Satın alınamaz" bir kalemle çalışıyor olmaktan hep zevk aldım.. Altaylı da onunla çarpışarak, onunla çarpışacak kadar yükseldiğini görerek zevk alıyor belki..
Ama yazmak bu kadar kolay olmamalı.. Hele hele gerçekleri tam olarak ortaya sermeden çarpışmak ne kadar dürüstçe?
Kaleme sahip olmak, sütuna sahip olmak, bilgiye sahip olmak iyi de, yazmaya karar vermek ne kadar kolay bu ülkede..


Bir yere, bir koltuğa, bir sütuna sahip olana kadar savunduğunuz değerlerin tam tersini savunuyor olursanız bir gün..
Yazmak ya da yazmamak arasındaki fark sizin için çok önemli değildir.. Önemli olan yarattığınız marka sayesinde insanlara düşüncelerinizi empoze etmektir..
Oysa bir yazar için en önemli karar verme anı o andır işte.. Yazmak ya da yazmamak..
Yazı yazmak; dart oyunu değildir.. Hedefi tutturamazsam en yüksek puanı alayım, diyemezsiniz.. Yazı yazmak; içki içmek değildir.. Sarhoş olmadan biraz rahatlayayım, diye düşünemezsiniz..
Yazı yazmak; fikir üretmektir. Önce kendine, sonra topluma bir şeyler vermektir..
Yazı yazmak; yazının altındaki imzaya saygı duymaktır.. Ve yazmak kolaydır da, bütün dünya sana karşı çıksa bile yazdıklarının arkasında durmak zordur..
Doğruları yazmak ya da yazmadan önce iyice araştırıp hiç yazmamak.. Bir yazar için işte bütün mesele budur..

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Ahmet Bey'in Defteri   / 17-02-2005
 Affetmek   / 15-02-2005
 Kusursuz bir takım   / 14-02-2005
 Babalar ve kızları   / 11-02-2005
 Düdüğün gücü   / 10-02-2005
 Daum çözemedi   / 06-02-2005
 Hey Pierre, buradayız!   / 03-02-2005
 Ne finali?   / 31-01-2005
 Lütfen dışarı çıkın!   / 27-01-2005
 Bravo Serhat   / 24-01-2005
ALTAN TANRIKULU
Yazmak ya da yazmamak
Gazetelerin en çok okunan...
MEHMET BARLAS
Erdoğan Mumcu'nun tepkisini önemse meyecek...
MAHMUT ÖVÜR
Mahkemeden trafik cezalarına iptal kararı
Yeni yıla...
SAVAŞ AY
Söz sırası eski Bakan Hasan Gemici'de
Hasan Gemici...
REFİK DURBAŞ
Sanatçının yeteneklisi...
Hukuk Fakültesi mezunu ve şu...
HINCAL ULUÇ
Özlem Tekin diye bir mucize!..
Vay Özlem Tekin vay.. Vay...
EMRE AKÖZ
'Bosfor Öküzü' ve Qemalizm
Dünkü Radikal...
El Paradiso de Kadıköy (Kadıköy cenneti)
El Paradiso de Kadıköy (Kadıköy cenneti)
Türkiye Ligi'nde rakiplere cehennem olan Kadıköy, İspanyol'a cennet...
Selçuk'a hem yuh hem alkış
Selçuk'a hem yuh hem alkış
Aurelio'nun yerine şans bulan Selçuk'u taraftarlar protesto etti.
Kabinede reform rüzgârı
Erkan Mumcu'nun gidişinden sonra Erdoğan kabinesinde yaklaşık 1...
Erdoğan, BM'nin işlevini sorguladı
Bosna Hersek'te bulunan Erdoğan, "BM, Irak'ta ve Kıbrıs'ta iyi sınav...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu