|
|
Yine dolar
Geçen yılın son günü Euro karşısında 1.3637 şeklinde en düşük değere ulaşan Dolar, Salı günü 1.2737 ile son üç ayın en yüksek değeri olarak piyasalarda işlem gördü. Oynaklığın bu kadar fazlalaştığı ortamda ise "neler oluyor?" sorusu sıkça sorulmaya başladı. Nedeni basitti. ABD yönetimi durumun ciddiyetini anlamıştı. Bir şeyler yapılmasının, sadece kendileri için değil, aynı zamanda diğer ülkelerin dengeleri açısından da önemli olduğu konusunda fikir birliğine vardılar. Sorunun ABD'nin düşük tasarruf oranından kaynaklandığı genel kabul gören bir görüştü. Tasarruf açığı nedeniyle dışarıdan günde 2 milyar dolar fon çekmenin hızını yavaşlatmak için, ya faizler yükseltilerek ya da bütçe açığı azaltılarak tasarrufların artırılması şarttı. Formül basit ve fakat uygulaması zordu. Piyasalar, uzun süre bu konularda bir hareket gözlemeyince Dolar değer yitirmeye başladı. Bush'un, görevini ikinci defa resmen devralınca, ilk iş olarak bütçeyi ele alacağı şeklinde haberler basına sızdı veya sızdırıldı. Bu Dolar'ın toparlanmasını sağladı. ABD Merkez Bankası da faizleri yavaş yavaş artırma politikasını sürdürünce özel tasarrufların olumlu bir biçimde etkilenme olasılığı ortaya çıktı. Son vuruş ise geçen hafta ABD bütçesinin ana hatları belirginleşmeye başlayınca gerçekleşti. Halen milli gelirinin %3.5 oranında olan bütçe açığının 2008'de % 1.7'ye düşürüleceğine ilişkin program piyasaları etkiledi. Buna bir de ABD Merkez Bankası Başkanı'nın cari işlemler açığı konusunda inandırıcı açıklamaları eklenip, Asya piyasaları Dolar satın almaya başlayınca, Dolar yukarıya doğru yön değiştirdi. ABD Merkez Bankası Başkanı'nın, Euro'nun halen kazandığı değer itibariyle, Avrupalı üreticilerin kâr marjlarının sonuna geldikleri, bu nedenle de Avrupa'dan ABD'ye yönelen mal ihracatında daha fazla artış beklenilmemesi gerektiği konusundaki görüşleri de piyasaları etkiledi. Zira bunun anlamı, ABD'nin dış ticaret açığının ve dolayısıyla da cari işlemler açığının giderek azalacağıydı. Yukarıda belirttiğim noktalar kısa vadeli gelişmeler ama uzun dönemi etkileyici yönleri var. Orta ve uzun dönemi tahmin daha kolay. Nedeni ABD ve Avrupa ekonomilerinin yapısallarındaki değişimlerin Dolar ve Euro arasındaki dengeyi belirleyeceği görüşünden kaynaklanıyor. Eğer ABD, bütçe açığını azaltıp, faiz artışları yoluyla özel tasarrufları da yukarı tırmandırırsa, ülkenin genel tasarruf oranı yükselecek, cari işlemler açığı azalacak ve Dolar değer kazanacak demektir. Buna karşı, verimlilik düzeyi ABD'nin yarısı kadar olan Euro Bölgesi yöneticileri, 2000'de kabul edilen stratejiyi uygular ve 2010'da AB'yi dünyanın en rekabetçi bölgesi konumuna koyabilirlerse Euro değer kazanacaktır. Bunlar ekonomi biliminin temel kurallarından çıkan sonuçların yansıması. Orta dönemde haklılıkları bir kez daha doğrulanacaktır.
|