TMSF Başkanı Ahmet Ertürk: Yurtdışındaki mal varlıklarının büyüklüğüyle ilgili net bir veri yok. Banka ortaklarının dışarıya kaçırdığı varlıkların takibi için uluslararası işbirliği yapacağız.
Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Ahmet Ertürk, banka hakim ortaklarının yurtdışına kaçırdığı nakit varlıklar ile yurtdışında edindikleri şirketler ve gayrimenkullerin takibi için yeni bir çalışma başlatıldığını söyledi. Ertürk, SABAH'a yaptığı açıklamada, finansal takip için uluslararası işbirliğine gidileceğini belirtti. Yurtdışındaki mal varlıklarının büyüklüğü konusunda net bir veriye sahip olmadıklarını ifade eden Ertürk, düşündükleri modeli şöyle özetledi: "Milletlerarası Ticaret Odası (MTO) ile protokol yapacağız. MTO'nun, finansal suçları takip birimi var. Son derece organizeler. Ayrıca, Türkiye'nin de taraf olduğu bir kuruluş. Bu nedenle yakın çalışma yapmamız mümkün görünüyor. MTO'daki uzmanlara, TMSF'deki bilgileri aktaracağız. Nerede ne kadar varlık var, ön araştırma isteyeceğiz. Duyumlarımızı paylaşacağız. Ne kadar zamanda ne miktarda tahsilat yapılabileceğine dair fizibilite isteyeceğiz." Mali sektörün etkinliği açısından TMSF ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun yakın çalışmasının önemine değinen Ertürk, şöyle devam etti: "Finansal Hizmetler Yasa Tasarısı, BDDK ile TMSF'nin eşgüdümünü düzenleyen hükümler içeriyor. BDDK, görevi gereği bankaları gözetim ve denetim fonksiyonunu yerine getiriyor. Sistemin sağlığına dikkat ediyor. Kurulacak 'Eşgüdüm Komitesi' ise kurumlararası bilgi paylaşamına olanak veriyor. Doğrusu biz de TMSF olarak bir gün kucağımızda sürpriz bir bebek bulmak istemeyiz."
12 YILLIK TAKVİM Ertürk, sözlerini şöyle sürdürdü: Banka hakim ortakları ile yapılan borç ödeme protokollerinin 12 yıllık takvime bağlandığını hatırlattı ve "Borç tasfiyesinde, '12 yıla yayılan, Lİ- BOR+1 faizli' model ortaya çıktı. Grupların varlıklarına, nakit akışlarına, ödeme kararlılıklarına göre bu takvimler şekilleniyor. Borcu, anlaşma yoluyla tahsil etmek bizim temel önceliğimiz. Şirketlere el koymanın beraberinde getirdiği ek sorumluluklar da var. Çünkü atadığınız kişilerin eylem ve işlemleri de sizi bağlıyor."
PRİM MAHSUPLAŞMASI 5 Temmuz 2004'ten itibaren mevduat güvencesinin 50 milyar TL ile (50 bin YTL) sınırlandığını hatırlatan Ertürk, TMSF'nin gelirleri açısından şu değerlendirmeyi yaptı: "BDDK, mevduat sigorta primini, güvence altındaki tutarla ilişkilendirdi. Bankaların bu yönde talepleri oldu. Biz, ilke olarak bu düzenlemenin geriye yönelik olmamasını istedik. BDDK ise kararı Temmuz 2004'ten geçerli olmak üzere başlattı. TMSF, 1 Ocak 2005'ten sonra başlatılmasını önerdi. Ancak mümkün olmadı. Bu yüzden hem gelir planlarımızı gözden geçirmemiz hem de bankalarla mahsuplaşmamız gerekti."