|
|
|
|
|
|
'Benim tiyatrom ilklere imza attı'
Kitapta müzikal oynamak fikri ortaya çıkınca bütün kahramanlar çok seviniyor. Gerçekten tiyatrocular için müzikalin farklı bir yeri var mı? Hayır. Tiyatrocular için dram olmuş, komedi olmuş önemli değil. Önemli olan o işin iyi yapılmış olmasıdır ama tabi ki müzik kulağa hoş geliyor. Komediler dramdan daha fazla iş yapar, müzikaller komedilerden daha fazla iş yapar yani müzikalin ticari bir yanı da vardır. Ayrıca müzikallerde sanatçı bir sürü yeteneğini bir arada gösterme fırsatı bulur. Müzikaller eğlencelidir, her akşam perde orkestra eşliğinde açılır. Ben müzikali daha çok severim, belki de bunun sebebi müzikallerde çok beğenilmem de olabilir.
* Oyunculukta başka karakterlerin kişiliğine bürünüyorsunuz. Roman kahramanız da oyun bittiğinde sahnedeki gücünü yitiriyor. Siz nasıl hissediyorsunuz oyundan sonra? Eski tiyatrocuların söylediği bir laf vardır; "Oyuncunun sahneye çıkarken dişinin ağrısı bile geçer, kulise dönünce tekrar başlarmış ağrı". Sahne öyle bir şey... Yani, orada bütün dertlerinizden arınıyorsunuz. Ben hatırlıyorum; tiyatromun borçları vardı. Ertesi gün ödenecek bir bono var ve bunun karşılığı yok... Ertesi gün haciz gelebilir, sahneye çıkana kadar beyniniz karıncalanıyor, ne yapacağınızı düşünüyorsunuz ama seyirciyle karşılaştığınızda her şey bitiyor. Ben geriye baktığımda tiyatro adına bütün o acı günleri de yaşamış olmaya memnunum.
* Yazarlık size kahramanlar yaratma fırsatı veriyor, yazarken neler hissediyorsunuz? Müthiş güzel bir duygu, çok heyecanlanıyorum. Elime kağıdı kalemi aldıktan bir süre sonra afyon almış gibi oluyorum. Tiyatroda da prova yapmaktan çok keyif alırdım. Yaratma süreciydi provalar çünkü, burada da öyle. Kitabım tamamlandığında ya da basıldığında da çok keyif alıyorum. Ama en mutlu anım yarattığım anlar. Çok özgürsünüz, istediğinizi öldürür, istediğinizi istediğinize aşık edebilirsiniz. Ya da bilinç altında kalmış bir şeyi farkına varmadan anlatabilirsiniz. Ben yazarken duygularımı kapıp koyuveriyorum. Samimi ve içten yazmaya çalışıyorum. Kitabımı roman kalıplarıma oturtabiliyorum ve neden edebiyat eleştirmenlerinin romanlara kitaplara yeteri kadar yer vermediklerini merak ediyorum. Ben tiyatrocu olduğum için kitaplarım gündeme geliyor ama gizli kalmış yazarları, edebiyat eleştirmenlerimizin bulup çıkarması gerektiğine inanıyorum.
* Tiyatroda gerçekten misyonunuzu tamamladığınıza inanıyor muzunuz? Tabii inanıyorum, benim tiyatrom ilklere imza atmıştı. Artık bunları gençlerin yapması gerektiğini ve yeni hamleler yapacak yaşta olmadığımı düşünüyorum. Ben kendimi görebiliyorum, hala inatla aynı tekrarlara düşmek istemiyorum. Zaten eskiyi tekrarlamak beni tatmin etmiyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|