|
|
|
|
Bilinçli kış sofrası hastalıktan koruyor
Uzmanlar kış aylarına özel beslenme programı ile bağışıklık sistemini güçlendirmenin ve hastalıklardan korunmanın mümkün olduğuna dikkat çekiyorlar. Kışı sağlıklı geçirmek isteyen; bu günlerde yediğine içtiğine dikkat etmeli
Kış mevsiminin en büyük özelliği hiç kuşkusuz ki kendine özgü hastalıkları da beraberinde getirmesi. Soğuk algınlığı, grip, bronşit derken yorgan-döşek serilmemek elde değil. Çünkü bu dönemde milyarlarca mikrop havada uçuşuyor, virüsler ve serbest radikaller her gün vücuda hücum ediyor. Dolayısıyla, sizi hastalıklardan korumakla görevli bağışıklık sisteminizin aylarca sürecek olan savaşı da başlıyor. Kış mevsimini sağlıklı geçirmek için bağışıklık sisteminizi güçlendirmeniz büyük önem taşıyor. Bunun en etkili yolu ise, öncelikle yeterli ve dengeli beslenmekten geçiyor. Kış mevsiminde hangi besinlere ağırlık vermeniz, hangilerinden kaçınmanız gerekiyor? Diyetisyen Reyhan Nergiz, bu mevsimde sağlıklı beslenmenin püf noktalarını anlatıyor.
BOL BOL C VİTAMİNİ ALIN Kış aylarında salgın hastalıkların, özellikle de gribin artmasıyla birlikte vücut direncinde azalma görülüyor. Diyetisyen Reyhan Nergiz, aktif ve güçlü bir savunma mekanizmasının temelinde yeterli ve dengeli beslenmenin yattığını belirterek şunları söylüyor: "Dünya Sağlık Örgütü, antioksidan etkiye sahip oldukları için günde beş-dokuz porsiyon sebze meyve tüketmeniz gerektiğine dikkat çekiyor. Bu nedenle, sofranızdan sebze ve meyveleri eksik etmemelisiniz. Özellikle de C vitamini bakımından zengin olanlarını... Çünkü C vitamini bakterilere karşı savaşan savunma hücrelerine nüfuz ediyor ve vücudu zararlı maddelere karşı koruyor. Bu sayede enfeksiyonlara yakalanma riskini azaltıyor, enfeksiyon oluşmuşsa hastalığın daha kısa sürede atlatılmasını sağlıyor."
LİMONU KESİP BEKLETMEYİN Vitaminler sağlığınız üzerinde önemli role sahipler. Ancak vitaminlerin etkili olabilmeleri için değerlerini yitirmemeleri gerekiyor. Bu nedenle besinleri saklarken ve pişirirken bazı noktalara dikkat etmeye özen göstermek şart. Örneğin A vitamini ultraviyole ışınlarına ve ısıya duyarlıdır. Dolayısıyla A vitamini içeren besinlerinizi oda ısısında tutmamaya ve güneşe maruz bırakmamaya dikkat edin. C ile E vitamini de oksijen ve ısıya duyarlı. Bu vitaminleri içeren sebze meyveleri sıcak ortamda ve kesilmiş olarak üzerini kapatmadan bekletmeyin. Bunların yanı sıra yiyecekleri uzun süre kızartmayın. Ayrıca bitkisel sıvı yağlarınızı üç defadan fazla kullanmayın, karanlık ve ağzı kapalı cam şişelerde muhafaza edin.
TATLI YERİNE MEYVE YİYİN Kış aylarında kilonuzu bir türlü kontrol altında tutamıyorsunuz, değil mi? Vücudunuzun ihtiyacı olan asgari enerji miktarının değiştiği kış aylarında, vücut ısınız düşmeye başlıyor. Ayrıca, Mevsimsel Stres Sendromu'ndan dolayı yemek yeme isteğiniz de artarak, yüksek enerji veren karbonhidratlı ve yağlı gıdalar tüketiyorsunuz. Bunun sonucunda mutluluk hormonu olan endorfin salınımıyla birlikte yeme eğiliminiz kısır döngüye dönüşüyor. Aldığınız kilolara günlük fiziksel aktivite azlığınız da eklenirse, şişmanlık sorunu baş gösteriyor. Diyetisyen Reyhan Nergiz, bu durumla karşılaşmamanız için kış aylarında sık sık, az az ve kalorisi düşük besinleri tercih etmeniz gerektiğine dikkat çekiyor. Örneğin tatlı arzunuzu meyveyle giderebilir, açlığınızı da sebze yemekleri ve esmer ekmekle bastırabilirsiniz.
LİFLİ BESİN TÜKETİN Havanın soğumasıyla birlikte fiziksel aktiviteler azalmaya başlıyor. Ayrıca unlu gıdaların tüketimi artıyor ve bağırsakların çalışmasında önemli rolü olan lifli yiyecekler daha az yeniyor. Tüm bunların sonucunda, pek çok kişinin ortak sorunu olan kabızlık gelişmeye başlıyor. Nergiz, hem kış mevsimini sağlıklı ve zinde geçirmek, hem de kabızlık sorunuyla karşılaşmamak için sofranızda lifli besinlere ağırlık vermeniz gerektiğini belirterek, "Haftada iki-üç kez kuru baklagillerden, her yemekte de taze salatalardan tüketmeye özen gösterin" diyor. Kış mevsiminde bol sıvı tüketimi sağlığınız açısından önemli rol oynar. Biliyorsunuz insan vücudunun yüzde 60'ı sudan oluşuyor. Suyun, vücutta gerçekleştirdiği pek çok önemli işlevi var: Su, toksinlerin vücuttan atılmasını sağlıyor, dolaşım ve boşaltım sistemini düzene sokuyor.
BİTKİ ÇAYLARI ETKİLİ Soğuk havalarda mutfağınızda bulundurmanız gereken bir diğer bitki de; ıhlamur. Ihlamur göğsü yumuşatıyor, balgam söktürüyor ve vücudun terlemesini sağlıyor. Zencefil, rezene, anason, kekik otu, ağaç hatmisi gibi bitkiler de soğuk algınlığı ve gribe karşı son derece yararlı. Ancak bu çayları yan etkilerine karşı günde bir - iki fincandan fazla tüketmeyin. Pek çoğumuz kış mevsiminde yarar sağladığı düşüncesiyle çayımıza limon ilave ediyoruz ama bu noktada unuttuğumuz bir şey var: C vitamini sıcak ortamda etkisini yitiriyor. Dolayısıyla, limonu ılık çayla birlikte ya da ayrı tüketmenizde yarar var.
|
|
|
|
|
|
|
|
|