Bosque'nin günahı

Don Kişot kitabının ünlü yazarı Cervantes, İspanya'nın Salamanca kentinde dünyaya gelmiş. Tıpkı ondan yaklaşık 500 yıl sonra doğan Vicente Del Bosque gibi. Frenklerin Lepanto, bizim İnebahtı dediğimiz 1571 tarihli savaşta Türkler tarafından sol kolundan sakatlanmış ünlü hicivci. Tıpkı Türkiye'den kovularak yara alan hemşehrisi gibi.
Del Bosque'nin gelişi sırasında içimizde yeşeren umutların solması uzun sürmedi. Çoğumuz itiraf edelim ki yanıldık. Ama en azından Yıldırım Demirören'in, "Adam gibi bir adam kaybettik" sözleri teselli ediciydi. Çünkü Del Bosque değil de Matthaeus, Beşiktaş'a gelmiş olsaydı Demirören'in sözleri, "Şükür kurtulduk" olacaktı.
Peki Del Bosque'nin Beşiktaş'a faydalı olamayışının nedenleri nelerdi? Bunları kısaca inceleyelim:
1. Del Bosque'nin Real Madrid'de takımı sahaya çıkarmak dışında bir görevi yoktu. Transferlere karışmıyordu. Juanfran transferi onun için bir ilk oldu. Ayrıca Real'de Zidane gibi, Roberto Carlos gibi, Figo gibi büyük yıldızları motive etmek gibi bir problemi olmamıştı. McManaman'ın, "Maçtan 5 dakika önce gelir. Sahaya çıkıp oynamamızı isterdi" sözleri bunu doğruluyor. Asla Lucescu gibi analizci ya da Daum gibi motivasyon ustası bir yabancı teknik adam portresi çizemezdi. Bu da yabancı ve Türkiye'yi tanımayan bir teknik adam olmasının dezavantajını 2 katına çıkarttı.
2. Del Bosque'nin Real Madrid'de elinde kısıtlı bir kadro vardı. Bunu söylerken kastettiğimiz şu: Del Bosque'nin Real Madrid'i sahaya sürerken hangi futbolcuları ilk 11'de oynatacağı sıkıntısı fazla olmadı. Nitekim yıllardır Galactico alan Real Madrid hep bu yüzden "Yedeği olmayan takım" olarak anıldı. İspanyol teknik adamın Real'de 2001-2002'de tüm sezonda 27 futbolcu kullandığını söyleyelim. Ama bu 27 oyuncunun 8'i önemsiz maçlarda son dakikalarda oyuna giren isimler. Asıl kadro 19 kişi ve Zidane, Figo, Roberto Carlos, Salgado, Raul, Morientes, Hierro, Casillas, Helguera gibi isimlerin ilk 11'de maça başlama sayıları 30 dolaylarında. Oyuna sonradan giren Solari, Mc Manaman, Guti ve Munitis'in 10'un üzerinde maça dahil oldular. Yani yedekleri de belli bir kadro.
Ne var ki Beşiktaş'ta yapılan aşırı sayıda transfer yüzünden Del Bosque tanımadığı bir ülke ve tanımadığı bir takımda, tanımadığı futbolculardan kadrolar yapmak zorunda kaldı. Bunun sonucunda sadece ilk yarıda 26 futbolcu kullandı. Bir 11'e giren bir daha giremedi neredeyse.
3. Real'den sonra bocalaması normaldi. Onunla yıllarca Real altyapısında görev yapan çömezi Rafa Benitez bile arada Valencia ile büyük başarılar kazanmasına rağmen İngiltere'de sudan çıkmış balığa döndü.
Merak ettiğim bundan sonra Del Bosque'nin en azından İspanya'da bir kulüp bulup bulamayacağı. Belki de şimdi Real'e dönüp Valdano'nun yerine konan İtalyan Arrigo Sacchi'ye danışman olur. Kim bilir?