|
|
|
|
|
|
Herkes baba olacak
Spermlerini saklamak isteyen erkeklere müjde! Sağlık Bakanlığı'nın yeni düzenlemesiyle evli erkekler için sperm bankacılığı artık Türkiye'de de yasallaşıyor. Bu uygulamaya uzmanlar da olumlu yaklaşıyor.
Evli erkeklere sperm bankası
Sağlık Bakanlığı'nın yeni düzenlemesiyle sperm bankacılığı Türkiye'de de yasal hale gelecek. Evli çiftlerin faydalanabileceği bu uygulamaya doktorlar da sıcak bakıyor.
Sağlıklı erkeklerden alınan spermleri dondurup bunları çocuk sahibi olmak isteyenlere veren sperm bankaları, dünyanın pek çok ülkesinde faaliyet gösteriyor. Bu konuyla ilgili hukuki ve etik tartışmaların sürüp gittiği ülkeler de oldukça fazla. Ülkemizde de sperm bankacılığının hayata geçmesi yönündeki ilk adım Sağlık Bakanlığı tarafından atıldı. "Üremeye Yardımcı Tedavi Merkezleri Yönetmeliği"nde yapılan değişiklik ile evli bir erkek, istediği takdirde herhangi bir sperm bankasına başvurarak, spermini belli bir ücret karşılığında saklatabilecek. Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Prof. Dr. Sabahattin Aydın, bu düzenlemenin yurtdışındaki sperm bankalarından çok farklı olduğunu belirtiyor: "Yurtdışında 'sperm bankası'ndan anlaşılan 'verici spermdir'. Bizim yönetmeliğimizde ise evli çiftlerin kullanacağı yani o kocaya ait spermin önceden dondurulup saklanmasını sağlayan bir düzenleme var. Henüz evlenmemiş ya da evli bir genç erkek sağlık problemi nedeniyle spermini saklayıp sonra çocuk sahibi olabilir." Ayrıca bir erkek donmuş spermini ileride tüp bebek uygulaması için kullanmak istediğinde DNA testi yaptırması zorunluluğu da yeni yasal düzenlemenin gereklerinden. Sperm bankacılığı konusunun tüm dünyada halen tartışılan bir konu olduğunu belirten Prof. Dr. Aydın, Avrupa ülkelerinin yarısında bu konuda kısıtlamalar olduğunu ekliyor: "Bu sistemin hem etik hem de hukuksal yönden çözülmemiş bir yığın sorunu var. En basiti bir başkasının spermiyle çocuğunuz olduğunu düşünün. Çocuk 18 yaşına geldiği zaman, hukuksal olarak babasını öğrenme hakkına sahip mi, değil mi? İngiltere'deki en büyük hukuki tartışma bu. Eğer babasını öğrenme hakkına sahiptir derseniz, o zaman sperm verici olan babasının malvarlığına ortak olma hakkı da doğuyor. 'Babasını öğrenme hakkı olmasın' derseniz ise bu kişiler, 'Nasıl olur, babamı öğrenmek en doğal hakkım' diyerek dava açmaya başlıyorlar." Geriye kalan bir seçenek de o kişiye bir başkasının spermiyle dünyaya geldiğini hiç duyurmamak. Prof. Dr. Aydın, bunun insan hakları açısından yanlış olacağı görüşünde: "Çünkü bir insanın kendi geçmişiyle ilgili bilgisini kendisinden saklıyorsunuz. Yani bu uygulama dünyanın her yerinde ciddi hukuk ve etik sorunlarına yol açıyor. Bir de tabii olayın ahlaki yönü ve toplumlardaki dini inanışlar da sözkonusu. Bu konu Müslümanlık'ta da Hıristiyanlık'ta da Musevilik'te de hoş karşılanmıyor. Biz bu verici sperm bankacılığı uygulamasını öngörmüyoruz. Bilimadamlarıyla tartışarak böyle bir düzenleme getirdik. Türkiye şartlarında en azından bilimsel olarak ihtiyacı olan insanların önlerini tıkamayalım diye yapılan bir şey bu. Zaten şu andaki tüp bebek merkezlerinde sperm değil ama testis dokusu sonraki aylara uygulamak için saklanmak zorunda kalıyor. Bilimsel olarak da bu gerekli. Bu yaptıklarının da yasal altyapısı yoktu, saklama şartları, laboratuvar şartları tamamlanmamıştı."
Neslihan Tunç
|
|
|
|
|
|
|
|
|