|
|
|
|
'Öleceğimi sanıp son duamı ettim'
Maldivler'de yaşadığı dehşeti anlatan Aysun Kayacı: Canımızı zor kurtardık, bir an her şey bitti sandım.
Güney Asya'da meydana gelen deprem sırasında Maldivler'de sevgilisi Beşiktaşlı Emre Aşık ile tatil yapan Aysun Kayacı, yaşadığı tsunami felaketinin ardından önceki gün Türkiye'ye döndü. Yaşadığı korku dolu anı anlatırken gözleri dolan Aysun, Maldivler öncesi iki gün üstüste rüyasında tsunamiyi gördüğünü ve annesine, "Bana bir şey olursa organlarımı bağışla" dediğini söylüyor.
Tsunami felaketinin olduğu gün yaşadıklarınızı anlatır mısınız? Sabah erken saatlerde Maldivler'e geldik. O gece çok yorgunduk ve hemen yattık. Emre ile kaldığımız yer tam denizin ortası adadan bile uzakta bir bungalov. Sabah 6.30'da uykudan uyandım. Emre'ye "yatağı sallama" diyorum. "Ben sallamıyorum" deyince deprem olduğunu anladık. İstanbul'da yaşadığım depremden çok daha kötü sallandım. Ama Emre, "Nasıl olsa tek katlı bungalovdayız" deyince ben de uyumaya devam ettim. Sabah 9.30'a doğru gözümü açtım ve sabah duamı ettim. Tam o sırada birden su sesini duydum. O sırada bizim bungalovun içi su dolmaya başladı.
Dev dalgaları gördünüz mü? Biz dev dalgalar görmedik sadece sular yükseliyordu. Biz sabah deprem olduğunu unutmamış olsaydık bunun deprem sonrası tsunami olduğunu anlardık.
Bungalov su dolunca ne yaptınız? Balkonumuzun yıkılmasına rağmen biz panik değiliz. Odada öylece durup suların yükselmesine bakıyoruz. Emre ile birlikte yerdeki eşyaları kaldırmaya başladık. Biz sakin sakin beklerken Suat Abiler çoktan çatıya çıkmış. Camdan dışarıya bir baktık cam olmuş akvaryum. Emre hala bana sakin sakin, "televizyonla telefonun fişini çek" diyor. "Emre'ye çıkalım" dedim ama zaten iskele diye bir şey kalmadığını gördük. Sular belimize kadar gelmeye başlayınca Emre eline havlu sardı ve camı kırdı. Önce beni çatıya yolladı sonra kendi çıktı. Ve uzaktan gelen dalgaları görmeye başladık. Dalgaların boyu bizden yüksekti. Hiç konuşmadan öylece donup kaldık. 30 saniye daha sular gelmeye devametseydi yok olurduk.
Çatıdan karaya nasıl çıktınız? Sular aynı hızla geldiği gibi geri gitmeye başladı. Gözümüzün önünde yerlilerden biri tutunmuş bir tahtaya dalgayla birlikte gidiyor. Doğanın gücü karşısında aciz kaldık.
O anda ne düşündünüz? Dua etmeye başladım ama aklıma dua bile gelmiyordu. Tek düşündüğün şey ölmek istemediğimdi. O anda aileni, yanındakini hiç kimseyi düşünnemiyorsun. Karaya çıktığımızda herkes ağlıyordu. Karaya çıkar çıkmaz ne olduğunu sordum, "deprem ardından da tsunami oldu" deyince "son duamızı edelim" dedim. Okyanusun ortasında kaldık ve ada su içinde. Kendimi ölüme hazırlıyordum.
Adadan nasıl uzaklaştınız? Gözümün önünde sadece bir bot duruyordu. Fakat iskeleye gidip bota binmemiz yasaktı. Ayaklarımız çıplak, yemek yok, su yok öylece bekliyoruz. İtalyanlar'ın kaldığı bir adada kurtulan bir çocuk bize uçakta çok ilginç bir şey anlattı. İtalyan futbolcu İnzaghi, "Çabuk bana merdiven verin tırmanıcam" demiş. Sonra adaya bir bot gelmiş. Yüz bin dolar çıkarıp, "botu verin" diye yalvarmış.
Adada ne kadar beklediniz? Saatlerce süren beklemenin ardından, "Sizi başka adaya götürüyoruz" dediler. Hızlı bot ile üç saatte başka adaya gittik. Belki inanmayacaksınız ama ben rüyamda İstanbul'da iki gün üst üste adada üzerime dev dalgaların geldiğini gördüm. Hatta anneme, "Bir şey olursa organlarımı bağışla" dedim. Tsunaminin olduğu gün de içimden bir ses bana "hadi kalk hadi" dedi. Normalde ben tatillerde çok geç kalkarım ama o sesin üzerine erkenden kalktım.
Türkiye'ye dönünce kâbus bitti mi? Hayır bitmedi. Bizim Ataşehir'deki evimiz denize çok yakın olduğu için dün gece Emre ile birlikte onun annesinin evinde uyuduk. Sabah sifon çekildiğinde yatağımdan çok kötü bir şekilde korkarak fırladım. Emre "Sifon sesi, sifon sesi" diyerek beni rahatlattı. Sifon sesini dalga sesine benzettim.
SİNAN ÖZEDİNCİK
|
|
|
|
|
|
|
|
|