|
|
New York'tan en taze haberler
Mağazalar rengarenk, ışıl ışıl... Bazılarının önünde kuyruklar bile oluşmuş. En güzel yeni yıl hediyelerini vitrinlerine taşıyan New York, baharı da çoktan getirmiş. 2005 baharının tüm moda ürünlerini görebileceğiniz New York vitrinlerinde en çok ilgi çekenler; makreme ayakkabılar, Mukluk botlar ve parlak Balenciaga çantalar...
Bu şehir insanın aklını başından alıyor
Ne yaptım ettim ve beş günlüğüne en sevdiğim şehire, New York'a gittim. Üstelik en hareketli zamanı yılbaşı alışveriş haftasında... Her şey çok ucuz ve güzeldi.
Uçağa adım attığım andan itibaren New York'un büyüsüne kapılıyorum her seferinde. On saatlik uçuş birçok kişiye çok uzun görünse de, ben daha beş güne neler sığdırabileceğimin, indirimden neler alabileceğimin listesini yaparken uçak iniveriyor... Otele valizleri bırakıp, kıyafetimi değiştirdikten sonra kendimi New York sokaklarına atıyorum. Tabii ki ilk durak Soho... Favori mağazalarımda neler olduğuna göz atıyorum. Neredeyse kışlık her şey indirimde ve ilkbahar sezonunun birçok ürünü de vitrinlerde... İlk gece yemek için durağımız bir Fransız lokantası olan Balthazar. Pastis ailesinin Soho'daki adresi, en sevdiğim yerlerden biri. Buranın en favori yemeği olan "Raw bar"ı yani çiğ deniz mahsüllerini (buz üzerinde geliyor) sipariş veriyorum. Herhalde gözlerimden bu şehire duyduğum sevgi ve pozitif enerjiyi okunuyor ki, New York şerefine içiyoruz...
YENİ SEZON VİTRİNLERDE Ertesi gün rota uptown. Giderken New Yorklular'ın jean pantalonla giydikleri kürklü botlardan almayı da kafama koyuyorum. New York'ta herkes "ipod"larıyla yürüyor. Farklı olmak ve trendi yakalamak için, Gucci, Fendi, Chanel'in ipod kılıflarını almanız şart. Barney's tabii ki ilk durak. Ayakkabı reyonunda kürklü bot arayacağıma, yeni sezondaki Marc Jacobs makreme yuvarlak burunlu ayakkabılara takılıyorum. Cebi Swarovski taşlı Seven jeanler, mercanlı herhangi bir şey, espadriller ve parlak çanta yeni sezonun olmazsa olmazları. Balenciaga çantaların parlakları çok moda. Fuşyası, oranjı var fakat gümüşü "sold out", yani tükenmiş! İsterseniz bekleme listesine benim gibi adınızı yazdırabilirsiniz. Marc Jacobs'ın yeni sezon renkleri de süper. Özellikle bronz ya da gümüş... "Fred's at Barneys de Fred's"de özel spagettinizi şarabınızla yudumlamadan, sakın Barney's'i terketmeyin. New York'a Amerika'nın her eyaletinden yılbaşı alışverişi için insanlar akın etmiş. Hatta Avrupalı gruplar da çok. Macy's, Bloomingdales, Tiffany& Co'nun önünde kuyruklar bile vardı. Ben de kalabalıkdan kendimi uzak tutmak için alışveriş için butikleri tercih ettim. Meşhur "Mukluk" botları, Kate Moss'un ayağında gördüğüm andan itibaren internetten araştırmaya geçmiştim. Fakat tabii ki onlarda bekleme listesine girmişti. "UGG" botların ise modası geçmiş, zaten taklitlerinden geçilmiyor. Benden size bir tavsiye, eğer taklitler çok ortadaysa Kate Moss'u takip edin, trendleri o belirliyor! Eskinin mezbahası, son yılların en trendy semti "Meat Packing District" kelimenin tam anlamıyla kopuyor. Hotel Gansevoort burada kalmanız gereken bir adres. Ono ve O bar New Yorklular'ın akınına uğruyor. Tasarımcı Karim Rashid burada bir dükkan açmış. Gaia&Gino'lar Decorum'daki fiyatların iki misli.
GİDİLECEK ADRESLER Jeffreys, ayakkabı tutkunlarının mutlaka uğraması gerekilen bir adres. Scoop, Nernier Crl. gibi butiklerde seçilmiş ve doğru ürünler var. Mutlaka bu butiklere girin. Beşinci caddedeki H&M'e, meşhur Lagerfeld tasarımlarını görmek için gittim. Mağazaya girildiği andan itibaren kuyruklar oluşturulan, yok satan bu koleksiyonu bizzat gözlerimle gördüm, denedim ama çok çirkin bulduğumu söylemek zorundayım. Hatta bir şey almak için kendimi çok zorladım ama paranıza kesinlikle yazık! Stella McCartney'in Adidas için yaptığı spor kıyafetler çok tutulmuş, mağazalara geldiği andan itibaren tükenmiş bile. Restoran ve kulüplere gelince, Maritime Otel'in altındaki "Matsuri" Japon mutfağı meraklılarına tavsiye edilir. Yemekler süper, çok doğru bir adres. Matsuri'den çıkınca "Hiro"ya geçiliyor. Yine Maritime Otel'in altındaki bu kulüpte herbiri birbirinden güzel insanlar baş döndürüyor. New York'a gelip de Pastis'e gitmeden olmuyor. Kahvaltıya, öğle yemeğine ya da akşam bir içkiye de olsa mutlaka gidin, görün. Thai mutfağı seviyorsanız "Peep" çok hoş. "Serafina"da benim gibi şanslı bir gecesindeyseniz, canlı müzik eşliğinde muhteşem istakozlu risottonuzu yiyebilir ve beni anabilirsiniz! New York bekle beni, baharda yine seninleyim..
Esra ÇORUH
|