| |
|
|
Eşine kezzap atan eski polis yakalanmadan önce ne yazmış?..
Eşinin yüzüne kezzap atarak kaçan eski polis memuru Bülent Cengiz'den tam 12 sayfalık bir mektup aldım. El yazısıyla yazmış ve içinden geçen her şeyi anlatmıştı. Satırları arasında sitem ettiği, bana da çok kızıp, kırıldığını söylediği yerler de var. Yine de söz hakkı vermek için çağrı yapmamdan hoşnut kaldığı yazıyor. Bu eski polisin firar günleri dün sona erdi. Çünkü olay gününden beri peşinde olan eski meslektaşları sonunda yakaladılar onu. Şubeye getirilirken gazetecilere birkaç cümleyle de olsa bazı şeyler söylemiş. Ama yine de o mektuptan bazı uygun bölümleri paylaşmak isterim sizinle.
Anlamak zor zenaat " Sevgili Savaş Ay; Ben Bülent Cengiz. (Eşinin suratına kezzap atan sizin tabirinizle psikopat koca.) Tek amacım size ulaşmak. Bir insan olarak, bir erkek olarak beni anlamaya çalışacağınıza eminim. Sevgili Savaş Ay, eşimin programınıza telefonla katıldığı gün programınızı ben de izledim. Yaptığımın çok doğru olduğunu asla söyleyemem. 28 yaşında, altı yıl silahlı bir meslekte çalışmış birinin 15 ay Kayseri Komando Tugayı'nda, Güneydoğu'da, Kuzey Irak'ta sayısız operasyonlara çıkmış birinin psikolojisi nasıl bozulmamıştı da daha sonra bir anda böyle bir hata yaptı? Benim şimdi size anlatacaklarımı duyunca; benim de genç bir insan olduğumu, bir ailem ve aile şerefim olduğunu (yaptığım seyin asla doğru olduğunu savunmam)... Bir ailenin, bir insanın hayatının nasıl mahvedildiğini öğrenince azıcık da olsa beni anlarsınız.
Kaç kez 'hayır' dedim Yaşadıklarımın tümünü size anlatacağım. Dedim ya şahsınıza saygım sonsuz ama mesleğinizi ve tarzınızı hiç sevmedim. Herkesin Savaş Abisisiniz. Umarım benim de olursunuz. Size olan önyargımda inşallah yanılmışımdır. Eşim telefonda iken hem eşimi hem beni tanıyan ortak dostlarımız yayınınıza katılmak için beni aradılar. Ben "Hayır" dedim. Çünkü o insana sizin birkaç soru soracağınıza emindim. Mesela eşim size; "Savaş Abi insanlar evlendikleri gibi ayrılamayacak mı?" dedi ve ne güzel dedi. Keşke sorsaydınız; "Kızım sen eşinden ayrılmak istediğini söyledin mi?" "Sen eşinin evinden nasıl, ne zaman ayrıldın?" diye sorsaydın keşke Savaş Ay. Sizin çok kıymetli zamanınızı alacağım ama ilk ve son defa size açıklama yapmak istedim. Bir erkeğin hayatı nasıl mahvedildi bilin istiyorum. Yemin olsun asla yayınlamanızı beklemiyorum. Siz okuyun yeter. Belki cezaevinde ziyaretime gelirsiniz. Şunu da en baştan belirteyim. Eşime küçücük bile olsa bir haksızlığım, bir kabalığım asla olmadı. Zaten bizi tanıyan tüm dostlar, akrabalar "light Selami" yakıştırması yapıyorlardı bana."
Neler oluyor hayatta Genç "müstafi" polisin bundan sonra anlattıkları tamamen özel hayata dönük ve eşiyle ilgili çok çok ağır iddialar taşıyan şeyler. Bu nedenle özel dosyalarım arasına kaldırıp yayınlamıyorum. Artık olay adalete intikal ediyor. Üzerinde fazla kalem oynatmak, kelam etmek doğru olmaz. Temennimiz hak yerini bulsun, en kısa zamanda adalet tecelli etsin...
|