| |
Bir huzur almaya gittim..
Aslına bakarsanız normalde de öyle ama yıl sonuna üç beş kala durum daha da vahimleşiyor. İlk başlarda beğeniyle karşılamıştım. Demo kıvamında Avrupa! Daha sonraki yıllarda gelişmeleri kaygıyla izlemeye başladım. Nişantaşı'nın yılbaşı halinden söz ediyorum.. Trafik debisinin beş kat arttığı, piknik tüplerinden, oyuncak bebek kafalarından temsili çam ağaçlarının yapıldığı 15-31 Aralık dönemi sanırım bildiğiniz bir tat, bir doku.. Sonra muhtelif eğlencelerin tertip edildiği ki, bunlara event diyoruz ve bunların sponsorlara satıldığı ara sokak şenlikleri de var.. Her tür bire bir pazarlama, gözünün içine sokarak konumlandırma çalışmalarının payitahtı burası. Velhasıl kendinizi bir reklam filmindeki figüran gibi hissediyorsunuz bu dönemde. Abdi İpekçi Caddesi kendi başına ayrı bir reklam zaten. 4x4'ler uygun şartlarda burada! Eni sonu bir mahalle, bir semt burası. Bu kadar çok mana yüklemenin ne manası var anlamış değilim. Bir yanda i-Pod gençlik, öte yanda Vuitton bayanlar ve tabii ki solaryum baylar. Dahası her daim cool olma zorunluluğu var ki bu da bir başka baskı unsuru. Teşvikiye Cafe bu manada beni kesiyor. Kendi halinde, kasmanıza gerek olmayan bir yer. Ama orada da şu sorun var: Mesela mönüde et, kahve, dondurma var. Her üçü de aynı tat, aynı ısıda.. Çocukken akşam yemeklerimiz "ya sev, ya terk et" ideolojisi üzerine inşa edildiğinden eziğimdir. Yani önüme ne koysalar itiraz etmem, kemiririm. Ama üst üste gelince, bu baskıyı kaldıramadım ve akşam yemeğimi farklı bir yerde yeme ihtiyacı hissettim. Genelde başkalarının topuna girmeyi sevmem ama bu kez, üzülerek, Emre Aköz ve Ahmet Örs'ün sevdiği toplara ben de çift dalmak istiyorum. Kaldı ki onların da hoşuna gidebilir. Aköz ve Örs'ün ortak paydalarından biri pilavı çok sevmeleridir. Onlara ve yemeye içmeye meraklı olanlara bir tavsiye: Harbiye'nin arka sokaklarında muhtemelen eski bir kahveden bozma İran lokantasından söz etmek istiyorum . Mekanın adı Hatam. Ülçek sokakta. İran lokantası denince akla pilav ve kebap gelir, daha fazlasına da gerek yoktur zaten. Ve size garanti veriyorum tek kelimeyle muhteşem. Dahası vatandaşı snobe edecek her türlü unsurdan uzak. Esnaf lokantasının hallicesi anlayacağınız. Falancayı görür müyüm, giydiğim uyar mı, yanımdaki karizmayı çizdirir mi gibi derdiniz yok. Hesap? Korkmayın batmazsınız. Neyse tonlarca pilav yiyip üstüne iyi demlenmiş çay içip, sonra da ruhlarımızı daraltan, trend, cool, event, brand şeytan dörtgenine geri döndük. Tantana bitinceye kadar idare ederim artık. Diğer semtlerde de daralanlara tavsiye olunur.
|