|
|
|
|
|
|
70 yaşında konser veriyor
Konser kayıtlarından oluşan dört yeni albümüyle gençlere klasik müziği sevdirmeyi hedefleyen keman virtüözü Ayla Erduran'ın konser programı çok yoğun; "Sağlık sorunlarım var ama müzik sevgisi asla bitmiyor..."
Sıradan bir erkekle evlenemezdim
Türkiye'nin yetiştirdiği en büyük keman ustalarından biri olan ve ilerleyen yaşına rağmen konser vermeye devam eden başarılı sanatçı Ayla Erduran, konser kayıtlarından oluşan dört yeni albümle gençlere klasik müziği sevdirmeyi amaçlıyor.
Çok küçük yaşta kemana başlayan ve 4 yaşında dünyaca ünlü keman ustası Karl Berger'in öğrencisi olan Devlet Sanatçısı Ayla Erduran'ın Trio Lila tarafından yayınlanan 4 CD'si sanatçının Bükreş, Cenevre, Lutry ve Ankara'da verdiği konser kayıtlarından oluşuyor. "Ayla Erduran Plays J.S. Bach/ Lutry Kaydı, 1973", "Ayla Erduran Plays Brahms Piano Trios No: 2-3 / Cenevre Konservatuvarı, 1977", "Ayla Erduran Plays Brahms / Piano ve Keman için üç Sonat / Bükreş, 1966" ve "Ayla Erduran Plays with Mithat Fenmen / Ankara, 1978" adlı albümleriyle beğeni toplayan sanatçı, evinin kapılarını Cumartesi Sabah'a açtı.
* Dinleyicinin karşısına dört albümle çıkıyorsunuz. Arşiv albümleri yayınlama projesi nasıl doğdu? Ben kadere inanan bir insanım, bir şeyin olacağı varsa olur. Bir kere şunu söyleyeyim; çok sevinçliyim, Trio Lila'ya çok teşekkür ederim. Bu 1992'den beri gündemde olan bir projeydi. Ben eski kemanımı sattıktan sonra çok üzüldüm. O kemanımla hatıram olsun istedim ve onunla halkın önünde ve radyolarda yaptığım canlı yayınları buldum. Bunları da plak yapmak istedim.
* Kemanınızı satma nedeniniz maddi zorluk çekmeniz miydi? Tabii, parasız kaldığım için sattım. Çok zengin bir aile değildik. Zaten klasik müzikte çok nadiren aileden zengin olan sanatçı bulursunuz. Üstelik bir de annemin hastalığı vardı. O nedenle çok para harcadık. Annem öldü, maddi sıkıntımız çok oldu, sigortayı da ödeyemiyordum, mecburen kemanımı satmak zorunda kaldım. Ama şimdiki kemanımdan da çok memnunum.
* Albümlerinizin dışında son zamanlarda ne yapıyorsunuz? Konserleriniz devam ediyor mu? Valla yaşımı saklayacak değilim, 1934 doğumluyum. Aslında bir kadının yaşını söylememesi lazım ama bu biliniyor. Eskiden senede 47 konser falan verirdik ama artık bu kadar konser yapma niyetim yok. Önümüzdeki yıl 13-14 Ocak'ta Bursa'da, 13 Mart'ta Cemal Reşit Rey'de konser vereceğim. Yine 30 Mart'ta Boğaziçi Üniversitesi'nde Mozart çalacağız, sonra nisanda iki resitalim daha olacak. Geçen sene ve ondan önceki sene ise bu kadar konser yapamamıştım. Ameliyat geçirdim, az daha ölüyordum.
* Geçmiş olsun. Rahatsızlığınız neydi? Kanser dediler, Allah'tan kanser çıkmadı ama sekiz saat narkoz aldım, ameliyat oldum. Bu sene konserlerim var ama tabii Allah yaptırabilsin çünkü bilmiyoruz bu dakika ne olacak, yarın ne olacak. Bu konserleri yapsam da yapmasam da her gün en azından dört saat çalışıyorum. Bazen 7-8 saati bulabiliyor. Aslında daha fazla konser de verebilirim ama artık gençlere bırakma zamanı da geldi diye düşünüyorum. Her şeyi iyi bitirmek gerekiyor. Müzikte bitmek gibi bir şey söz konusu değil. Ama her şey yaşla...
* Hayatınız boyunca her gün saatlerce keman çaldığınızı söylüyorsunuz. Bunun sağlığınıza getirdiği problemler oldu mu? Ben size göstereyim (ayağa kalkıp omuzlarını gösteriyor), bakın omuzlarımın biri yukarıda biri aşağıda. Kemana 4 yaşında başladım. Bu nedenle omurgamda sorunlar çıktı. On sene önce düştüm, astroz oldu. Sandalyede çok uzun süre oturamıyorum, uzun seyahatlere gelemiyorum. Yani sağlık sorunları oluyor tabii.
ÇOCUĞUM OLSUN İSTERDİM * Bildiğim kadarıyla birçok kemancı gibi siz de özel hayatınızı arka plana atmak zorunda kaldınız. Şimdi bakınca bunu yapmış olmaktan pişmanlık duyuyor musunuz? Neden pişman olayım? Olacak bir şey varsa olurdu. Mesela bir aile kurmak isterdim, çocukları çok severim, bir çocuğum olsun isterdim. Olamadı. Ama olsaydı acaba ne olacaktı? Belki şanslı olurdum, belki olmazdım. Bilemezdim, bu kader. Ama açık söylemek gerekirse bu işi yapan, hele kadın olursa bir aile kurması çok güç.
* Ama sanırım önünüze çeşitli fırsatlar çıkmıştır... Tabii. Zannetmeyin ki önemli teklifler almadım ama ya kemanı bırak dediler ya da bana uymadı. Benim sevebileceğim bir insanın hem büyük birisi olması lazımdı, hem de benim çok takdir edebileceğim bir insan olmalıydı. Takdir edebileceğim insanın çok güzel bir mesleği olması lazım. Yani ya büyük bir müzisyen ya büyük bir avukat ya yazar olacaktı. Ama o da yardım ister. Ben bir taraftan keman çalışırken ona kim yardım edecek? O mu bana yardımcı olacak, ben mi ona?
Eylem Bilgiç
|
|
|
|
|
|
|
|
|