|
|
|
|
|
|
"Anneler oğullarını sevgili gibi görüyor"
(Doç. Dr. Nusret Kaya) Ayıp-günah kapsamı içinde vajinal orgazmı yaşayamayan kadınlar, bunu rahim enerjisi olarak kullanır. Kadınların bilinçaltında doğurma iç güdüsü vardır. Kız çocuklarını doğurduklarında bu enerjiyi onlara vererek doğurma güdüsünü devam ettirirler. Erkek çocuğu doğurduklarında ise onun hep çocuk olarak kalmasını isterler. Rahim enerjisi nedeniyle kocayı değil, erkek çocuğunu sevgili olarak kabul eder birçok anne...
'SENİ KİMSEYE YAR ETMEM' Erkek çocuklar ise geleneksel öğreti içinde bu yoğun rahim enerjisi yüzünden bir türlü annesinden kopamaz. "Oğlum seni kimselere yar etmem" sözü bazen ifade edilir, bazen ifade edilmez... Ancak hep etkilidir. Hanımefendinin bilinçaltından yoğunlaştığı için baskıcı anne modeli olarak ortaya çıkar. Büyük rahim, küçük rahimi yeneceği için gelin kaynana çatışmalarını kaynanalar kazanır. Özellikle erkek anneleri aseksüel yaşadıkları zaman tüm enerjileri oğullarına akıtır. Kocaları erken ölen ya da boşanıp çocuklarıyla yaşayan kadınlar, ne pahasına olursa olsun oğullarını ellerinden kaçırmak istemez. Rahimle başa çıkabilecek tek güç, çok güçlü bir cinsel uyumdur. Bu sorunlar özel değildir, baskıcı anne modelini Türkiye'de hep bir milyonla çarpmak gerekir. Çözümü de psikiyatrik açıdan hiç basit değildir.
|
|
|
|
|
|
|
|
|