| |
Rock üzerine yazılmış en iyi kitap
Şu aralar elimden düşürmediğim bir kitap var. Ve bitmesin diye de yavaş yavaş okuyorum. Yazarı Seb Hunter. Kitabın adı Hell Bent For Leather . Bir Heavy Metal müptelasının itiraflarını anlatıyor Seb Hunter, yani kendisini. Heavy Metal'in Heavy Metal olduğu yılları yani kabaca 1980 ile Kurt Cobain'in hırkasının bu imparatorluğu yıkmasına kadarki dönemi ve kendi şöhret olma (olamama, sürünme) serüvenini o pis İngiliz mizah anlayışıyla kaleme almış. Gülmekten yarılma standart donanım. Ekstralara gelince herkesin kızışacağı sürprizler açık büfe. Yeni bir Nick Hornby'nin doğduğunu müjdelemek istiyorum. Kıçımı kaldırıp Türkçe'ye çevireceğim desem dünyanın en büyük yalanı olur. Ama birileri mutlaka bu kitabı güzel Türkçe'mize kazandırmalı. Üstelik zamanı da geldi. Bir İclal Aydın başyapıtı olamasa da dargelirli rock'çu beğeniyle okur. Rock yükselen değer olmaya başladı gene, yayınevleri sebeplenin ve de bi'el atın lütfen! Bilenler bilir bendenizin de bir aralar rock grubu vardı ve kurduğum rock grubundan kovulmuştum. Seb Hunter da kendi kurduğu grubun gitaristi ama civarda eli gitar tutan herkes ondan daha iyi gitar çalıyor. Zor bir kariyer! Seb Hunter ile aynı yaştayız ve aşağı yukarı aynı haltları yemişiz. Validelerin cüzdanından para tırtıklayıp plak almışız, aynı gruplara tapmışız, gitar çalmasını bilmeden grup kurmuşuz falan.. Yani bize ait olmayan hayatlara aşık olup peşinden gitmişiz. Pompalanan başarı figürleri gibi olmak istemiş, başaramamış ve bu durumla barışmayı bilmişiz. Düşünsenize hatırı sayılır bir plak arşiviniz olduğu için, bilmem ne marka gitarı kimlerin kullandığını, falanca grubun davulcusunun soyağacını bildiğiniz veya şartnameye uygun giyinip saçlarınızı uzattığınız için rock yıldızı olmaya kalkmışsınız. Hayır, önce git günde yirmi saat gitar çalış, işin aslını öğren sonra iste, sonra hayal kur. Winchester nere Suadiye nere? Yok, derdim ben de bir İngiliz gibi yaşamışımyaşıyorum mesajı vermek değil. Buna globalleşme diyoruz ve bana rock'u sokuşturduğu için de bahtiyarım. Aynı kapsamda hiphop ve sushi'ye kılım! Seb Hunter hakkında bir iki araştırma yaptım; ne yer ne içer, çorbayı nasıl kaynatır, başka kitabı var mı diye. Galiba yeni kahramanım o. The Observer'da çıkan bir makalesine rastladım. On adımda Heavy Metal yıldızı nasıl olunur? Yani doğru imaj ve tavırla dargelirliye kendinizi bir şeymiş gibi nasıl sokuşturabileceğinizin listesi. Yani modern dünyada ayakta kalma rehberi, ama eski modern dünyada. Ne fark eder? Bir sonraki yazımda iftiharla sunacağım.
|