|
|
|
|
|
|
Harcayabileceğimden daha çok kazanıyorum
Toplum Gönülleri Vakfı Başkanı İbrahim Betil, "Bu adam nereden para kazanıyor?" diyenlere cevap verdi: 5 tane yönetim kurulu üyeliğim, bir danışmanlık şirketim var. Gönüllü projelerden manevi tatmin alıyorum.
Eğitimle ilgili projelerde 'gönüllülerin başındaki adam' olarak anılan 60 yaşındaki İbrahim Betil, banka yöneticiliğinden sanayiciliğe ve bir dönem siyasete kadar kadar pek çok alanda adından söz ettirdi. Betil, son 10 yılını ise toplumsal duyarlılık projelerini gerçekleştirmek ve gönüllü ordusu oluşturmaya adadı. Önce 'Eğitim Gönüllüleri Vakfı'nı kurarak, 8 yıl bu vakfın yöneticiliği yapan İbrahim Betil, 7-15 yaş grubundaki çocukların eğitimi için projeler geliştirdi. İki yıl önce de 17-25 yaş grubu üniversite öğrencilerinin gönüllü çalışmalar yaptığı 'Toplum Gönüllüleri Vakfı'nı (TOG) hayata geçirdi. Bugün 56 üniversitede 3 bin 500 üniversiteli toplum gönüllüsü ile 'toplumsal duyarlılık projeleri' geliştiriyor.
EKONOMİK FAYDASI ÇOK Projelerin sayısı, iki yıl içinde 150'yi aştı. TOG, Van'dan Edirne'ye kadar çeşitli illerde okul onarımından üniversiteye hazırlık kurslarına, yeni eğitim binalarının yapımından kimsesizlere destek olmaya kadar değişik olumuşlara imza attı. TOG'in 1.6 trilyon lira olan 2004 yılı bütçesinin 1.5 trilyonu sponsor ve bağışlarla oluştu. 2005 yılında ise vakıf bütçesinin 2 trilyonu aşması bekleniyor. Betil, üniversite öğrencileri tarafından gerçekleştirilen projelerin sponsor bulma nedenini; tüm dünyada gelişen yeni 'tüketici profiline' bağlıyor. Toplumsal duyarlılık projelerinde yer almanın şirketler açısından 'ekonomik' bir girdisi olduğunu anlatan İbrahim Betil, şirketlerin sponsonlukları sadece 'hayır olsun' diye gerçekleştirmediklerini söylüyor.
'TÜKETİCİ İYİCE BİLİNÇLENDİ' "Toplumsal projede yer almanın ekonomik mantığı var" diyen Betil, sponsorluk konusundaki görüşlerini şöyle ifade ediyor: "Yeni ve bilinçli bir tüketici kitlesi ortaya çıkıyor. Bu insanlar, toplumsal duyarlığı olan şirketlerin ürünlerini tercih ediyor. Gerekirse toplumsal duyarlığı olan şirketin ürettiği ürüne yüzde 10 daha fazla ödüyor. İngiltere'de yapılan araştırmalara göre tüketici yüzde 15'e kadar fark ödemeye hazır. Bu bilinç Türkiye'de de gelişiyor. Üstelik toplumsal duyarlılık projelerine katılmak, şirketin çalışanlarında da verimliliği arttırıyor. Sonuçta herkes kazanıyor ve projelerde yaşama geçirilmiş oluyor."
'25 YILLIK BİRİKİMİM VAR' Gönüllü projeleri desteklemeyi, sadece manevi tatmin için yaptığını vurgulayan İbrahim Betil, 'Bu adam nereden para kazanıyor?' şeklinde sorularla sık sık karşılaştığını belirterek, maddi durumuyla ilgili şu açıklamaları yapıyor: "Vakıf, vaktimin yüzde 40'nı alıyor. 5 tane ulusal ve uluslararası yönetim kurulu üyeliğim, bir danışmanlık şirketim var. Sanayicilik ve bankacılık alanında 25 yıllık birikime sahibim. Harcayabileceğimden çok para kazanıyorum. Haftada bir ya da iki günümü o işlere ayırıyorum. Geriye kalan zamanımı da gönüllü işlerle değerlendiriyorum. Hayatta para kazanmak amaç olamaz, para mutluluğu elde etmenin araçlarından biridir. Herkesin faydalı projelere destek vermesini öneriyorum 63 yaşına kadar TOG'un başında kalmak üzere seçildiğini vurgulayan Betil, "Eğer 63 yaşında birini Türkiye'nin en önemli gençlik sivil toplum kuruluşunda başkan olarak tutmak isterlerse ben 70'ime kadar bu işi yaparım. Ama 'genç biri lazım' derlerse, o zaman bende 'yetişkin gönüllüler vakfı'nı kurup, katkılarımı sürdürürüm"diyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|