'Bizden geçti artık' demeyin
Sevgili okurlarım, Söz verdiğim gibi orta yaş evliliklerini irdelemeye devam ediyorum. Bu yazı ile genç evliler de, ileriki yaşlarda, evliliğin neler getireceğini öğrenebilirler. Ama onların anne ve babaları, bu yazıda kendilerinden pek çok şey bulacaktır. Bu yaş grubu, evlilik terapistlerine genelde pek gelmezler. 30 sene ve sonrası evliliklerde kişiler "aman sen de, böyle gelmiş böyle gider"; "bizden geçti artık"; "bu saatten sonra gitsem ne olacak gitmesem ne olacak" veya "onu bırakamam ki"; "bana ihtiyacı var"; "kim bakar ona" tarzında düşünebilirler. Tabii gelip de hayatına çeki düzen vermek; sıkıntılı hayatını keyifle geçirmek gibi hususlara pek fazla önem vermez. Sanki hayat gençliktir ve 30 yaş sonrası evliliklerde sevgi, aşk, huzur, kaliteli yaşam gereksizmiş gibi bir düşünce vardır. Yaşanan yaşanmıştır; çocuklar büyümüştür; iyi kötü hayat birlikte geçmiştir; bundan sonra parasal sıkıntı olmasın, sıhhatimiz iyi olsun gerisi önemli değil deriz. Artık bizim için kader birliği başlamıştır. Kimseye muhtaç olmamak ve iyi kötü yuvarlanıp gitmek ortak gayemizdir. RUHEN YAŞLANMAYIN Kendi başımıza iken, artık emekli olmuş bir eşi veya menapozdaki kendimizi nasıl idare edeceğimizi bilemeyiz. Menapoz; yaşlılık; evli çocukların getirdiği yeni problemler veya tatlı belalar torun bakmak, büyütmek, en önemlisi kaybedilmekte olunan sıhhat ve gençlik. Etraftan abla diye çağrılırken, teyze denmeye, gittikçe şişmanlamaya, vücutta yaşlılık lekeleri görülmeye, orası burası sarkmaya, buruşmaya başlayan bir hanım. Her ikisinde de şeker, tansiyon, kolesterol tarzındaki rahatsızlıklar... Kısaca "yaşlılık" ilaçlarının alımıyla artan unutkanlıklar, eski cevval ruh ve kıvrak zeka kaybı, aman kalp malp gelir, yavaş ol şeklindeki kısıtlayıcı yaşantı, "Ne de olsa torun tosun sahibi olduk, artık böyle giyinmemek gerekli" şeklindeki telkinlerle gelen giyim kuşam değişiklikleri derken, bir de bakarız ki ruhen yaşlanıyoruz. Erkek, eğer aktif çalışmıyorsa, evde her şeye "burnunu sokan", "gerekli gereksiz ayak altında dolaşan, karışan", "bana hiç vakit ayırmıyorsun, hep geziyorsun, canım sıkılıyor" diyen bir "yeni çocuk" olur. Hanım bir taraftan "yar bana eğlence" diyen kocasını; diğer yandan eski alıştığı yaşantısını, gezmesini, arkadaşlarını, torunları nasıl idare edeceğini şaşırır kalır. Tabii, haydi bakalım anlamsız münakaşalar veya artık sıkan alttan almalar, "işe yaramıyorum, kimse beni saymıyor" diyerek bizden sevgi, bakım, ilgi ve alaka bekleyen bir koca.
KOCANIZA İLGİ GÖSTERİN Diğer yandan eğer kocanız çalışıyor ve de aranızda bu şekilde sorunlar yoksa ve de tabii andropoz başlamamışsa; eşinizin "performans"ı hâlâ iyi ise; en önemlisi 30 sene sonrası birlikteliğinizde bile hâlâ sizi seviyorsa; size gereken alaka, şefkât, sevgi, arzu duyuyor ve de el üstünde tutuyorsa "mükemmel". Ama bu arada gözü "giderayak ne yapsam kâr", "insan her gün bal istemez ki, bazen de canı turşu çeker" gibi düşünceleri de varsa biz bu evliliğe de "fena değil" diyebiliriz. Ama bunlar düşünceden aksiyona geçerse artık ne deriz siz söyleyin. Çocuklar, etraf bu "50'sinden sonra azanı teneşir paklar" veya yetişkin çocuklarınız "babamız azdı" derken, kocanız "gençlik aşısı vurdurmada", genç giyim kuşam, yeni danslar, moda şarkılar, bütün iyi restoranları tanımalar ile sizi "şaşırtır" durur. Eğer bir de malum "cep telefonu" ile mesajlaşmaları başlamışsa; en kötüsü sizin her hareketiniz batmaya; birden bire yaşlı, şişman, bakımsız, can sıkan bir kişi olarak görülmeye başlanmışsanız, eh artık bu sefer "evlilik danışmanı"na uğramanız elzemdir derim.
BİRLİKTE ZAMAN GEÇİRİN Ne kadar isterdim ki şu güzel dünyanın tadını çıkarın, birlikte seyahat ve yürüyüşler yapın, yeni hobiler edinin, vakitsizlikten şimdiye kadar yapamadığınız şeylere yönelin, ilgi alanınızı genişletin, merak edin; araştırın, bakın ve en önemlisi görün, sevin, sevilin, arayın ve aranın. Devamlı yakınan, her şeye kulp bulan sevimsiz, yalnız, yaşlı değil, bilakis kalan günlerinizi güzel sonbaharlara çevirin. Her anınızın değerini bilip her fırsatta birlikte olmanın keyfine varın. Nice güzel '30+' evliliklere sevgili okurlarım...
Konuşalım, soralım, öğrenelim, birlikte çözelim, sorunları paylaşalım, rahatlayalım! Psikolojik Danışman Evlilik ve Aile Terapisti Selin Özkök Karacehennem'e ulaşmak için tel: (0212) 352 52 25-26 e-mail: evliliksanati@yahoo.com
Selin Özkök Karacehennem
|