|
|
Bir Yanlış Doğuyor Yarışması (!)
Kanal D'nin "Bir Yıldız Doğuyor" yarışması yanlışlar silsilesi olarak devam ediyor
Bu yarışmaya "taktığımı" düşünebilirsiniz. Ama öyle değil. Bunca yanlışı bir arada görünce dayanamıyorum. Dahası, değerli sanatçıları ve müzik insanlarını bu hatalar zincirinin tam orta yerinde görmek, içimi acıtıyor. Son yarışma gecesinde neredeyse tüm jüri üyeleri yarışmacıların "hatalı şarkı seçtiklerini" söylediler. Oysa her yarışmacı format gereği bir jüri üyesinin "himayesinde" değil mi? Neden oraya çıkmadan önce duruma müdahale etmiyorlar?
"KÖTÜSÜN" DİYEMEDİ İhsan adlı yarışmacı "felaket" bir performans ortaya koyuyor. Şarkısını baştan sona detone söylüyor. Ama iyi bir oy potansiyeli var. Jüri üyesi Koral Sarıtaş, ileride yapacağı kaseti göz önünde bulundurarak, bu yarışmacıya "kötüsün" diyemiyor. Muazzez Abacı durumu fark ediyor, Sarıtaş'ın üzerine gidiyor: "Sana müzisyen olarak soruyorum. Bu çocuğa kaset yapar mısın, yapmaz mısın?" Sarıtaş, "Müzisyen arkadaşlar eşlik edebilirlerse yaparım" diyor. Sonra da "Bu yarışma bir müzik yarışması olmaktan çıktı" diyen ve elenmek istediğini açıklayan Aslızen'e hep birlikte yükleniyorlar. Sonra ne oluyor? Her zaman olduğu gibi jüriyle takışan yarışmacı Aslızen, halk tarafından haftanın birincisi seçiliyor. "Bir Yıldız Doğuyor"un en iyi sesi Nalan ise eleniyor. Jürinin yere göğe sığdıramadığı "Minyatür Kibariye" Yaprak da elenmekten kıl payı kurtuluyor.
GAF YAĞMURUNA DEVAM Geçen haftalarda olduğu gibi yarışmada yine santimetrekareye iki gaf düşüyordu. İlhan Şeşen, adayları beygire benzetmekten geri durmadı: "Ben dizginlerini bol bırakıyorum ama arkalarından da tutuyorum..." Muazzez Abacı istemeden de olsa söyledikleriyle Mevlana aşıklarını üzdü: "Mevlana gibi aynı yerde dönüp duranlara ben bu akşam övgü yaratmayacağım..." Koral Sarıtaş, gençlerin severek dinlediği, sıkı müzisyen Nev için "Kendisini tanımıyorum. Belki birkaç bin kişi dinliyordur" dedi. Sarıtaş bununla da yetinmedi ve yarışmacı Halil'in söylediği "Sana Kırmızı Çok Yakışıyor" şarkısı için, "Bu şarkıyı o şarkıcı değil de Halil söyleseydi, satışları 4'e katlanırdı" deyip, hem Hande Yener'i, hem de hayranlarını üzdü.
DORMEN KLASİKLERİ Haldun Dormen'in gafları ise artık neredeyse "format gereği" oldu. Haldun Ağabey yarışmacı daha şarkısını söylemeden, jüri üyelerinden "şarkı için" yorum almaya kalktı. Adını bir türlü ezberleyemediği İpek Oda için, yine "Pembe Oda" deyiverdi. Ama Haldun Ağabey her zaman olduğu gibi yine komplekssiz hali ve nüktedanlığıyla gafları bile kendisine yakıştırmayı bildi. Bu eleştirilerim sakın ola ki, yarışmayı, yarışmacıları, jüri üyelerini ve bu program için ter akıtan diğer emekçileri kötülemek, karalamak gibi algılanmasın. Bu tür yarışmalar ülkemizde müzik kültürünün gelişmesi adına çok önemli bir misyon üstleniyor. Canlı yayında atılan her adımın, ağızdan çıkan her kelimenin iyice ölçülüp biçilmesi lazım. Benim hassasiyetim sadece bunun içindir.
|