|
|
Federasyon, Üründül ve Cem Deda...
Öncelikle Futbol Federasyonu'nu kutluyorum. Büyük, küçük kimsenin gözünün yaşına bakmadan cezaları çatır çatır veriyorlar. Daha lig yeni başladı ama bugüne dek üç seyircisiz maç, dokuz saha kapatma cezası verdiler. Tribün anarşisini, kötü tezahüratı ancak UEFA'nın yaptığı gibi engelleyebiliriz. Bir UEFA maçında olay çıkmazken, lig maçlarımızda kan gövdeyi götürmesinin temel nedeni cezaların azlığıydı. Federasyon, Amerika'yı yeniden keşfetmedi. Sadece yapması gerekeni yapıyor ve basın da federasyonumuzun bu sert uygulamasının arkasında durmalı. Bu başarıdaki ikinci faktör, ceza gerektirecek olayları yazan federasyon temsilcileri. Eskiden üç maymunu oynarlardı. Bazıları görmez, duymaz ve bilmezdi. Ama başlarında sevgili arkadaşımız Ömer Üründül var. Haftada en az 4 maç seyrediyor. Görevini yapmayan temsilcinin gözünün yaşına bakmıyor. Eyyam ve hata yapan temsilci, bir dahaki göreve herhalde 3-5 ay sonra geliyor. Üründül ve komitesini de bu ciddi tutumundan dolayı kutluyoruz. Ama hakemlere not veren gözlemcilerdeki standardı bir türlü yakalayamadılar. İşte size en canlı örnek. Bizce bu haftanın en zor, en komplike ama en başarılı maçını yöneten Cem Deda'ya verilen not. 7.4. Diğer bir karşılaşma ise hakeme bile ihtiyaç duyulmayan Diyarbakır-G.Saray maçını yöneten Selçuk Dereli'ye verilen 9.2. İşte şimdi olmadı. Hani genç hakemler korunacaktı. Bırakın korunmayı, mükemmel performansının hakkı bile verilmiyor. Gözlemcisi Kadir Tozlu'ymuş. Olmadı sevgili Kadir. Deda'nın yönettiği maçın notu 7.4 olmaz. Eğer o maçın notu 7.4 ise, Türkiye'deki tüm maçların notu 7.4'ten aşağı doğru başlamalı. İşte Üründül'ün başkanlığındaki komite bu çelişkileri de düzeltebilirse, hakemliğimize en büyük katkıyı yapmış olurlar.
|