Galip sayılır..
F.Bahçe kaybetti ama Şampiyonlar Ligi'nde mücadele edebilecek bir kadroya sahip olduğunu gösterdi. Bu da UEFA Kupası için ümit veriyor.
Daum'un farklı 11'ini nasıl buldunuz? Selçuk- Aurelio-Serkan üçlüsü savaşçı orta sahayı ortaya çıkardı mı? Sizce bu Daum'un takımı mı? Bu, medyanın, otoritelerin takımı.. Demek ki, F.Bahçe kaybettiği Manchester ve Lyon maçlarının analizini çok iyi yapmalı. F.Bahçe, bu düşünceyle oynasaydı kaç puanı olabilirdi?Bakın; bir hadise var. Türkiye Ligi ile Şampiyonlar Ligi arasındaki fark olağanüstü. Türkiye Ligi'nin yıldızları, bu ligin sıradanları olabiliyor. Burada F.Bahçe'nin eksik olan tarafı neydi? Rakibin defanstan top çıkarmasına mani olamıyordu, toplu savunmayı yapamıyordu, orta alanda tempoyu yükseltemiyordu. F.Bahçe bu maçı kaybetmiş olabilir, ama bundan önce oynadığı hiçbir maçtaki eleştirilere muhatap olmaz.
Daum maç öncesi medyaya "Yarın sahadaki F.Bahçe ile gurur duyacaksınız" demişti. Bir vahiy mi indi de bunları söyledi.. Bu açık bir itiraf olabilir. Demek ki, F.Bahçe bu ligde mücadele edebilecek, tempoyu yükseltebilecek, pozisyon üretebilecek bir kadro yapısına sahip. Fenerbahçe'nin maçı kaybetmesi futbol talihsizliğinden başka hiçbir şey değil. Kazanırken eleştirilebilirsiniz. Kaybetseniz dahi eleştiri almayabilirsiniz. Türkiye'de birçok insan TV'lerde, yazılarında bugünkü kadroya yakın düşünceleri, hatta tamamen aynısını ortaya koydular. F.Bahçe, bugün bir deplasman oyunu için hele hele Şampiyonlar Ligi deplasmanı için gereken mücadeleyi, takım savunmasını ortaya koydu. Yenilmesi çok önemli değil. Görüldü ki, F.Bahçe burada mücadele edebilecek bir kadroya sahip. Bu da, UEFA için büyük ümit veriyor.
Daum'un bu dersi alması uzun sürmedi mi? Hem uzun sürdü ve hem de pahalı oldu.. Bu maçta kafasında soru işaretleriyle oynayan üç Fenerli vardı. Biri Alex.. Biri Serhat.. Biri de Deniz.. Onların bu maçlara nasıl hazırlandığını geriye dönüp bir düşünürseniz, eleştirileri kimden aldıklarını, bunu çok doğal karşılayabilirsiniz.
Alex'in kaçırdığı gol için yorumunuz nedir? Kendisiyle mücadele eden bir Alex var.. Tartışılmayan bir Alex olsa o pozisyon gol olurdu. Başkaları tartışabilir futbolculuğunu, ama başındakiler tartışamaz. Tartışacak yeri varsa da, o kendi içidir.
F.Bahçe'nin bu futbolla, bu oyun anlayışıyla UEFA'ya gidememesi mucize olur diyebilir miyiz? Bu futbol UEFA için büyük ümit verdi. Muhtemelen F.Bahçe iki maçını da kaybetmez. Tabii, bu orta sahada enerjisiyle katkıda bulunan Serkan'ın olmaması bu bölgedeki aktifliği biraz rahatsız edebilir. Ama F.Bahçe Lyon'da şunu gösterdi, bu grupta bir şanssızlık olmazsa sonuncu olmaz.
F.Bahçe dört maçta, Servet birinde cezalıydı. Oynadığı üç maçta da iki kırmızı kart gördü. Servet'i bilgilendirmek ve egzersiz yapmak lazım. Birebir çalışmalarla Servet'e oyunun hangi alanlarında ne yapması gerektiğini göstermeli. İlk sarı kart, bir takım sarı kartıdır. Mutlak bir gol tehlikesini önlemiştir. İkincisi ise acemi bir defans oyuncusunun alacağı sarı karttır. Bir futbolcu, tehlikeden o kadar uzak bir bölgede takımını 10 kişi bırakacak hareketi kendini kontrol edemeden yapıyorsa düzeltilmesi gereken hadiseler vardır. Servet son derece başarılı oynadığı maçlarda da böyle pozisyonlar yaşıyor.
|