|
|
|
|
|
|
Güzel reklam filmleri korkutur
Hülya Avşar'lı reklam filmleri her zaman bir risktir. Çünkü güzelliği ve kişiselliği nedeniyle reklamı ezip geçme riski vardır. Türkpetrol'ün son reklamında da bu görülüyor. Farklı bir imaja bürünen Hülya Hanım, yine çok başarılı ama Türkpetrol'ün algılanmasına bir katkı sağlanamamış. Her zaman söylerim, güzel reklam beni korkutur...
*** 'İki sanatçı arasında ne fark var' demeyin...
Bizim yazı işlerine gelen e-postayı arkadaşlar bana yönlendirmiş. Hyundai Halkla İlişkiler bölümünden geliyor mesaj. Başlığı benim için çok heyecan verici: Yenilenen Hyundai Starex Anadolu Yollarında... Gönderilen görsel malzemenin içinde bir de basılı medya için hazırlanmış reklam var. Başlığı şöyle Anadolu Yollarında Bir Yıldız... TV'lerde dönen Yavuz Bingöl'lü reklam filmi üzerine daha geçen hafta yazmıştım. Heyecanım daha da arttı... "İşte, şimdi oldu" diye düşündüm, "Birileri nihayet entegrasyonu dört başı mamur yapacak!"... Çünkü geçen hafta aynen şöyle yazmışım: "Reklamda minimum entegrasyon, en azından TV reklamı ile yazılı basında çıkan reklamların birbirleriyle uyum içinde olmasıyla sağlanır. Entegrasyon neye yarar?.. İletişim etkisinin artmasına, yaratılan çarpan etkisi ile harcanan paralarının hakkının alınmasına. Tersi söz konusu olduğu zaman TV ve yazılı basın reklamları çarpan değil bölen etkisi yaratabilirler. Starex'in her iki tür reklamları arasında ben bir uyum göremedim. Görenler, gösterirse, sevinirim..." Göremiyorum dediğim şey şimdi önümde duruyordu!.. Ama ne yazık ki, korktuğumu doğrular nitelikteydi gördüklerim... Heyecanım ne kadar güçlü idiyse metnin içeriğini okuduğumda yaşadığım düş kırıklığı da o kadar güçlüydü... Starex Anadolu turnesi için konserler planlanmıştı. Herkes gibi ben de Yavuz Bingöl konserleri bekliyordum. Ama hayır konserleri Bingöl değil Coşkun Sabah verecekti... İyi mi?.. Hemen şunu söyleyelim: Coşkun Sabah da en az Yavuz Bingöl kadar ünlü ve başarılı bir sanatçıdır. İkisinin de marka vaatleri birbirlerine yakındır. Ama madem reklam filmi için Bingöl seçilmiş, konserlerde de neden Bingöl ile çalışılmamış, anlaşılır gibi değil. Hadi konserleri Sabah'la yapacaktınız, filmi niye onunla çekmediniz ki? 10 Anadolu kentini dolaş, TIR'lar ayarla, test sürüşleri düzenle, dört başı mamur bir PR projesi hazırla, sonra TV'de markayla özdeşleştirdiğin kişiden bambaşka birini konserlere götür... "N'olacak kardeşim, ha Bingöl, ha Sabah? İzleyici açısından ne fark eder?.." diyenleri duyar gibiyim... Öyle bir fark eder ki... Bu halkın "Ha Ali Hoca, ha Hoca Ali!" dediği türden bir şey değildir. Ölçün algılamayı. Öyle bilinirlik falan değil, algılamayı ölçün. Göreceksiniz ne demek istediğimi. Satın alma davranışı üzerinde bilinirliğin değil 'Algılama'nın esas etkiyi yaptığını öğrenmek umarım Hyundai'ya pahalıya mal olmaz...
|
|
|
|
|
|
|
|
|