|
|
Çocuklar "aşk" için ne dediler?
En büyüğü 10 yaşında olan bir grup akıllı çocuğa "Sence aşk nedir?" diye sormuşlar. Cevaplara bakınca anlıyoruz ki, gerçekten çağ atlıyoruz. Çocukluğumuzda bize "Aşk nedir?" diye sorsalar ne cevap verirdik? Aramızdan cevap verebilen çıkar mıydı?" diye soruyor Çiğdem Aksu bana gönderdiği e-mailde... Tam da "Günlük siyasi yazıların çoğunluğu, "3-5 klişenin ardına sığınılmış, okuyucunun büyük çoğunluğunun ilgisini çekmeyen yazılar" dediğim sırada geldi Çiğdem'in mesajı... Bakın 9-10 yaşındaki bıdıklar "aşk ne demek" diye sorulduğunda ne cevaplar vermişler: - Aşk, sevgilimizle aramızda bir sürü kötü şey meydana gelmeden önce hissettiğimiz şeydir. - Anneannem sırtından hasta olmuştu ve eğilemediği için ayak tırnaklarına oje süremiyordu, dedemin de parmakları hasta olmasına rağmen anneannemin ayak tırnaklarına hep oje sürüyordu. Bence aşk budur. - Sizin adınız size aşık olan birinin ağzından daha değişik çıkar, o size adınızı söylediği zaman "benim ne güzel adım var" diye düşünürsünüz... - Aşk yemeğe gittiğimiz zaman sevgilimizin kendi kızarmış patateslerini bizim tabağımıza koyması ve bizim tabağımızdan hiçbir şey almamasıdır. - Aşk, biri sizi ne kadar kırmış olsa da sırf o üzülür diye ona kötü bi'şey söylememektir. - Aşk çok yorgun olduğumuzda bizi gülümseten bi'şeydir. (Daha nasıl anlatılabilir ki?) - Aşk, annemiz babamıza kahve yaptığı zaman ona götürüp vermeden önce kendisinin bir yudum içmesi ve tadının güzel olduğunu kontrol etmesidir. - Aşk, sevgilimiz bi'şey söylüyorsa yılbaşı hediyelerini açmayı bile bırakıp onu dinlemektir. - 'Senden nefret ediyorum' dediğimiz birine ileride aşık oluruz. - Aşk, köpeğinizi bütün gün evde yalnız bıraksanız bile eve döndüğünüzde size koşup bütün suratınızı yalamasıdır. 9-10 yaşındaki bıdıkların cevaplarındaki yaratıcılığı, tatlılığı, saflığı hissediyor musunuz?.. Hissediyorsanız mesele yok... İçinizdeki çocuğu, saflığı ve temizliği yok etmemişsiniz demektir... Hayata güzel bakmak halen elinizdedir... Yok eğer, "Ulan bu adam bu konuyu da nereden buldu?.. İnternet bitti, şimdi de okuyucuları mı çıktı ortaya" diye kıskançlıktan geberiyorsanız, siz Stephen Covey'in düşman merkezli kişilik olarak tanımladığı, duruma girmeye başlamışsınız demektir... ABD Başkanları'na da danışmanlık yapan Harvard mezunu Stephen Covey, bu tür kişilikler için, "az olan güçlerinin kaynağı, öfke, haset, hiddet ve intikamdır..." diyor, "her şeyi bozar ve mahvederler..." diye ekliyor... Eğer bu durumda olan siz değil, mesela bir yakınınız veya eşinizse, çocuğunuzun bol bol bu kişiyle vakit geçirmesini sağlayın... Reha edemese de çocuk babayı rehabilite edebilecektir...
|