Böyle hata olur mu!
Siz de takdir edersiniz ki bütün e-mailleri yayınlama imkanım yok ama hepsini teker teker, sonsuz bir sabırla okuduğumdan emin olabilirsiniz. Bazı arkadaşlarımız beş altı sayfalık hikayeler anlatıyorlar, Allah'tan meraklı biri olduğum için sonuna kadar direniyorum. Ama yayınlayacağım e-mailler içlerinden cımbızla seçtiklerim olacak; hepimizin ortak sorunları ya da zevklerinden oluşanlar... Arkadaşlar şunu da anlatmak istiyorum: Çocukluğumdan beri dişlerimle ilgili problem yaşarım. 'Sağlığına önem verenler' grubundan olduğum için en ufak arıza sinyalinde hemen doktora giderim. Onun için diş ve dişçi konularında uzmanım! Aliye dizisini seyrediyorum; İlhan Şeşen dişçi ve bir hastayı tedavi ediyor. Hasta dişçi koltuğunda. İlhan -hani o bazı insanları dişçilerden kaçıran aerotor denilen illet aletle- hastanın dişini oyuyor ve hasta kalkıp gidiyor. Şaşkınlık içinde bakakaldım! O kadının oradan öyle oyuk dişle gidebilme imkanı asla yok, 'ben mi yanlış biliyorum' diye dişçimi aradım. O da beni doğruladı; oraya geçici bir dolgu yapılmadan gidebilmesi imkansız. O hastanın Superman, He-man falan olması gerekiyor ki, diş her hava aldığında sinirleri zıplamasın ya da 200 km. hızla kafasını bir direğe saplayabilsin ki diş ağrısını unutsun! Bu kadar önemli bir prodüksiyonda çok basit bir detay gibi görünse de benim canımı sıkıyor böyle minicik detaylar... Her neyse amma uzun yol seçtim yine kendime... Ben derim ki hem kendimizi eğlendirelim hem de insanlar işlerinde dikkatli olsunlar diye böyle bir 'SOBE' bölümü yapalım sizlerle. Siz de aykırı ya da saçma bulduğunuz ayrıntıları bana yazın, bu bölümde yayınlayalım. Şimdi gelenin haftanın e-maillerine..
Özlem Albayrak Özlemcim müzikle ilgilendiğini yazmışsın, CD'lerini müzik prodüksiyon şirketlerine gönderdiğini ama ilgilenilmediğini söylüyorsun. Bana gelen her CD'yi özenle dinlediğimi, dinlemeye başlamadan 'inşallah uygun bir şeyler çıkar' diye dua ettiğimi bilmeni isterim. Ama sana şunu söyleyeyim bu iş ciddi sabır işidir. En büyük bestecilerin şarkıları da herkese uymayabilir. Sony Müzik'e benim adıma yolla; sevgiler... Meşrutiyet Cad. 163/5 Tepebaşı-İstanbul
Gamze Raday "Teknolojinin ilerlemesiyle aile bağlarının zayıfladığı, aile fertlerinin birarada zaman geçirme alışkanlığının yok olmaya yüz tuttuğu gelişmiş Avrupa ülkelerinde şimdi 'aile oyun geceleri' düzenleniyor. İngiltere, Almanya, Fransa ve İspanya gibi ülkelerde uygulanan bu kampanya keyifli bir zamanı paylaşmaya davet ediyor. Aile bireylerinin birbirlerine konsantre olmalarını engelleyecek TV, cep telefonu gibi cihazları da kapatıp sadece oyun oynamak gibi içten, neşeli ve sadece onlara ait bir zaman yaratmalarını sağlıyor." Sevgili Gamze, öyle güzel bir mail ki yolladığın... Zaman öyle hızlı geçiyor ki. Çocuklarımız büyüdüğünde neden iki dakikalarını bize ayırmıyorlar siteminde bulunmamak için zamanında bu sevgiyi verelim. Sevgili Sezen Aksu yıllardır haftanın bir günü aile yemeği yapar. Demek ki Avrupalılar'dan daha önce çözmüş işi!
|