|
 |
 |
 |
 |
|
Onları idare etmek hiç kolay değil
Onlarla ilişkimizi sağlam tutmak hiç kolay değil. Filiz Akın'la ilişkimiz çok farklı bir noktada. Türkan Şoray'ın evine giderken bir demet kır çiçeği götürünce, sanki ilkbaharı götürmüşüm gibi seviniyor. Bu beni şaşkına çeviriyor. Bazen kendimi olağanüstü hissettirecek kadar övüyor. Sonra bir bakıyorsun "Sen orada bana bir şey söylemiştin" diyor ve şaşırıp kalıyorsun. Hiç beklemediğin bir şey oluyor. Telefonu hızlı biçimde "hoşçakal" deyip kapatıyorum, bu defa "Telefonu benden önce mi kapatmıştın" diye sitem ediyor. Çok duyarlı insanlar oldukları için çok dikkat etmek lazım. Hülya Koçyiğit en yakınım. Birbirimizin her sorununu biliyoruz. Buna rağmen "Evet, ben zaten anlamıştım onu benden çok sevdiğini" diye geçirmeleri oluyor. İnciniyorum, kırılıyorum. Ben bunca ilişki içinde sanki iş ilişkisi ikinci dereceymiş gibi bir hataya düşüyorum. Evet, dostluk var ama tabii ki iş birliğimiz çok önemli.
ÇOCUKLARI ÇOK ZORLANDI
Çocuklarının belki de annelerine söyleyemediklerini aktardıkları mektuplar var. Yağmur, İlker İnanoğlu, Gülşah annelerini anlattılar. Çok zorlandılar. Yağmur "Ben yapamayacağım'' dedi, isyan etti. İlker, önce bir sürü şey söyledi, sonra baktım ki çok başka bir not yazmış. "Hani bana söylediklerin çok farklıydı'' dedim. Ama "Öyle şeyler yaşandı ki demlendi. Anneme, kendime baktım. Eskileri unutup duygularımı yazmak istedim'' dedi.
HALA İDEALLERİ VAR
Fatma Girik yoksulluğu anlatan bir film yapmak istiyor. Hülya abla, Adnan Menderes'in eşi Berrin Menderes'i Türk toplumunun o günkü haliyle irdeleyerek bir film yapmayı düşünüyor. Filiz Akın'ın en büyük ideali ise Türkiye'yi tanıtacak bir organizasyonun içinde olmak. Türkan Şoray da Oscar kazanacak bir filmde oynamayı hayal ediyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
