|
|
|
|
|
|
Psikopat bir tetikçi-katil
Oyunculuk tarihi boyunca ilk kez kiralık katil rolü oynayan Hollywood'un etkileyici yüzü Tom Cruise, bu cuma vizyona girecek olan Collateral'de çelik grisi saçları ve dört günlük sakalıyla, her zamankinden çok farklı bir profil çiziyor. Film için ateşli silahlar konusunda otorite kabul edilen İngiliz Özel Hava Kuvvetleri eski mensubu Michael Gould'dan eğitim alan Cruise, ilk kez canlandıracağı bir karakter için gerçek silahla eğitildi.
En son 'Son Samuray' ile oyunculuğunu gözler önüne seren Tom Cruise, son filmi 'Collateral' ile tüm dikkatleri üzerine çekecek. Zira Cruise, bu filmle oyunculuk kariyerinde farklı bir notaya basıyor. 41 yaşındaki dünyaca ünlü oyuncu, 'Vampirle Görüşme' adlı filmde vampir, 'Manolya'da anti-sosyal bir karakter, 'Taps'te ise hafif kaçık bir delikanlıyı canlandırmıştı. Ancak bugüne kadar ölüm makinesi, psikopat bir katili hiç oynamamıştı. Collateral' ile bunu da yapmış oldu... Bu cuma Türkiye sinemalarında vizyona girecek olan 'Collateral'in yönetmenliğini Michael Mann, yapımcılığını ise Michael Mann ve Julie Richardson üstleniyor. Senaryosunu Stuart Beattie'nin yazdığı filmde kiralık katil Vincent rolünde Tom Cruise, taksi sürücüsü Max rolünde Jamie Foxx, Birleşik Devletler başsavcısı Annie Farrell rolünde ise Jada Pinkett Smith kamera karşısına geçti. Çekimlerinin yüzde 80'inden fazlası dijital yöntemlerle gerçekleştirilen Collateral', bir multimedya film projesine dönüşürken, filmin yönetmeni Michael Mann, uzun metrajlı bir filmin neredeyse tamamını dijital kamerayla çeken ilk yönetmen olma unvanını elde etti.
HER ŞEY TEK BİR GECEDE 'Collateral'in konusu, yönetmen Michael Mann'in "Vazgeçilmez evim" dediği Los Angeles'da ve tek bir gecede geçer. Ve o tek gecede iki insanın hayatı bir daha geri dönülemez şekilde değişir. Yönetmen ve yapımcı Michael Mann, 'Collateral' projesinin doğuşunu şu sözlerle açıklıyor: "Beni bu projeye çeken unsurların başında sıkıştırılmış zaman' olgusu var. Filmde her şey tek bir gecede olup bitiyor. Akşam üzeri 6'da başlayan olaylar dizisi, sabaha karşı 4'te noktalanıyor. Olayların tamamı Pasifik sahilinde ve çağdaş denilen bir Amerikan kentinde geçer. Bu iki insanın yaşamındaki her şey o gece değişir." 'Collateral'in senaryosunun farklılıklar taşıdığını söyleyen yönetmen Mann, birçok filmin senaryosunda giriş-gelişme-sonuç üçlüsünden oluşan standart bir yapı olduğunu, 'Collateral'de ise bu klasik akışın ihlal edildiğini söylüyor: "Filmi izleyenler sanki filmin başlangıcından önce iki bölüm daha varmış gibi bir izlenime kapılacak. Öyküsü anlatılan insanların yaşadığı bütün olaylar daha önceden olup bitmiş. Bu filmde o olayların sonucu var diyebiliriz. Başka bir deyişle, filmin tamamı; üçüncü perdeyi, yani sonuç bölümünü oluşturuyor. Bu noktaya nasıl gelindiğini izleyicinin merak etmesine gerek kalmayacak. Çünkü o geceye gelinmesine yol açan olaylar dizisinin tamamının, filmin öykü akışı içerisinde son derece net olarak verildiğini görecekler".
DENEYİMİ YÖN VERDİ Filmin senaryo yazarı Stuart Beattie, filmin öyküsünü yazarken, ağırlığı kiralık katilden çok taksi sürücüsüne verdiğini vurgulayarak bu konudaki yaklaşımını şu sözlerle dile getiriyor: "Filmin senaryosunu yazarken, sıradan bir taksi sürücüsünün gün içinde karşılaşabileceği risklerle ilgilendim. Geçenlerde havaalanından kente gelirken taksi tutmuştum. O gün yaşadığım deneyim önemli ölçüde esin kaynağı oldu. Yol boyunca taksi sürücüsüyle gevezelik ettik. Evime vardığımızda sanki kırk yıllık dost gibiydik. Oysa zevk için adam öldüren manyağın biri olabilirdim. Birbirini hiç tanımayan iki insanın belli bir süreliğine aynı mekanı paylaşması, üstelik bunlardan birisinin sırtının diğerine dönük olması fikrinin çok ilginç bir potansiyel taşıdığını düşündüm. 'Collateral'in çıkış noktasını, farklı yaşam biçimlerinden gelen ve yolları Los Angeles'ta tek bir gecede kesişen iki insan arasındaki temel diyalektik oluşturdu."
|
|
|
|
|
|
|
|
|