İşte bu albüm dinlenir...
'Ben bu yaz bembeyaz bir otelde' diye başlıyor Nil Karaibrahimgil'in şarkısı ve ben bayılıyorum onun bütün şarkılarına. Bu şarkıyı da her dinleyişimde, Ben bir dahaki yaz inşallah, fark etmez, herhangi bir otelde mutlaka tatil yapmak istiyorum" diye değiştiriyorum sözlerini. Çünkü ben bu yaz hiç tatil yapmadım. Ayça'nın albümü, Seda'nın albümü, bir de kendi albümüm... En kolayı benim albümümdü. Çünkü onun yükü Sezen Aksu'nun omuzlarında! Ayça'nın albümü şu an 170 binde, bence muazzam bir başarı. Ayça konser konser gezmekten ikinci klibini çekemiyor! Veee Seda Sayan'ın "Sıkı Sıkı" albümü çıktı. Seda'nın albüm çalışmaları uzun bir zaman aldı ve öyle güzel oldu ki... İnşallah çok beğenirsiniz. Beş ayrı aranjör çalıştı; Sinan Akçıl, Suat Aydoğan, Mustafa Ceceli, Murat Yeter ve Fettah Can. Albümde kimler yok ki: Sezen Aksu, Şehrazat, Alper Narman, Fettah Can, Selami Şahin, Orhan Gencebay, Burak Öksüz... Seda'cım kendi köşesinde teşekkür etmiş herkese ama bir kez de ben etmek istiyorum. Onun işine olan saygısı, çalışma ahlakı, performansı hepimize örnek olacak şekildeydi. Müzik, bir keyif, bir zevk işi olduğu için, o da bu işi bu kadar zevkli kıldığı için teşekkürler. Niye yalan söyleyeyim, ben birlikte çalışırken fark edebildim Seda'nın şarkıcılık kapasitesinin ne kadar büyük olduğunu. Albümdeki "Seven Üzülür" ve "Yalan"ı dinleyin, o zaman anlarsınız ne anlatmaya çalıştığımı. Şehrazat'ın "Sıkı", Selami Şahin'in "Kanımı Kaynatıyorsun" ve Orhan Baba'nın şarkılarını 'vay be' diyerek dinleyeceğinizden eminim. Fettah Can Bursa'da barda çalışırken 'İki Gün Oldu' şarkısının ciddi fanatikleri vardı, şimdi bir de Seda'dan dinleyin. Bu albüm için aldığım ilk şarkının hikayesini anlatmadan geçemeyeceğim. Suat Aydoğan'ın stüdyosuna uğradım. Stüdyoda çalışan bir arkadaşımız vardı, 14- 15 yaşlarında. "Emel abla, ben besteler yapıyorum" dedi. Dinledim ve "tamam, aldım" dedim "Nedense" adlı bu şarkıyı. Daha sonra Seda stüdyoya geldiğinde o da Burak'ın "Sağır Sultan" adlı şarkısını dinleyip beğendi; o da albüme girdi. Bu gencecik arkadaşımızın ilk bestelerinin bu albümde olması çok güzeldi bence, Allah yolunu açık etsin. Allah bu işi yapan herkesin yolunu açık etsin arkadaşlar, çünkü o kadar çok insanın alın teri ve emeği var ki. Bu arada, geçtiğimiz pazar gününü anlatmadan geçemeyeceğim. Pazar günü hem Seda'nın albümünü kutlayalım diye, -hem de uzun bir süredir ipin ucunu kaçırdığım için pazartesiden itibaren Haluk Saçaklı denetiminde diyete gireceğim (hep öyledir ya)- Nur Yerlitaş'ın sabah kahvaltısı davetine icabet ettik. Mehmet Ali Erbil, Tuğba Coşkun, Seda Sayan, Gökhan Şükür ve ben içeri girip masayı gördüğümde ata sözlerimizin asla boşa söylenmemiş olduğunu bir kez daha anladım. Çünkü o anda Nur benim için dünyanın en güzel kadınıydı ve Allah'tan erkek değildim! Hani erkek adamın kalp-mide bağlantısı hikayesi... Son defa tövbeler ederek en yüksek kapasiteli yemeğimi yedim. Haftaya bir kenara da Haluk Bey'in rejim listesini ekleyeceğim ihtiyacı olanlar için ve de söz; bu cumartesi e-mailler yayınlayacağım. Asla yalancı durumuna düşmek istemem ama Seda'nın albümü beni en az kendi albümüm kadar heyecanlandırdığı için paylaşmak istedim. Ben de sizi çoooook seviyorum.
|