|
|
|
|
Yok aslında bir farkımız
Verheugen, Türkiye raporunu değerlendirdiği bir yazısında şöyle dedi: Ankara ile Kopenhag arasındaki fark, temelde İtalya'nın güneyi ile İsveç'in kuzeyi arasındaki farktan daha az.
AB'nin Genişlemeden Sorumlu Komiseri Günter Verheugen, Alman Die Zeit ve Zaman gazetesinde yayımlanan görüşlerinde, Türkiye'nin gerek Avrupa, gerekse bütün batı için vazgeçilmez bir ülke olduğunun altını çizdi. AKP hükümeti iş başına geldikten sonra Türkiye'nin reformları AB için değil, gerçekten kendisi istediği için yaptığını belirterek bunları Atatürk devrimlerine benzetti. İşte Verheugen'in yazısından çarpıcı bölümler: İstikrarlı ve güvenilir bir Türkiye'de Avrupa'nın çok büyük çıkarları var. Türkiye'nin Avrupa karşıtı bir köktendinci İslam ülkesi haline gelmesi tüm Avrupa'nın güvenlik ve istikrarını sarsar...
"SÖZÜMÜZÜ TUTMADIK" Türkiye'nin, AB ile bütünleşme sürecinin sürekli devam ettiğini belirten Verheugen, "Türkler bu hedef için, ama sadece bu hedef için daha birkaç yıl öncesine kadar hiç kimsenin gerçekleşme şansı tanımadığı reformları kabul etmeye hazır bir durumda. Türkiye'nin AB'ye yakınlaştırılması Türk tarafında hayal kırıklığıyla biten umutların, bizim tarafımızda ise tutulmayan vaatlerin uzun bir tarihidir" dedi. Verheugen, zina tartışmalarının bunun bir göstergesi olduğunu da "Tuhaf zina krizi de göstermiştir ki çelişkili zamanlarda modern ve Avrupalı Türkiye, varlığını hala korumakta olan gelenekselci ve tepkisel Türkiye'den daha güçlüdür" sözleriyle anlattı.
"REFORMLAR İSTEKSİZDİ" AB'ye uyum çerçevesinde yapılan anayasa ve yasa değişikliklerinin sadece birliğe girmek için mi, yoksa gerçekten istenildiği için mi yapıldığını da tartışmaya açan Verheugen şöyle dedi: Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki AKP'nin Kasım 2002'de seçimi kazanması, durumu kökten değiştirdi. O zamana kadar Türkiye reformlara istekli değildi. Reformlar sadece AB istediği için kağıt üzerinde isteksiz bir şekilde vaat ediliyordu. Şimdi ise demokratikleşmeyi, liberalleşmeyi ve modernleşmeyi kendiliğinden ilerleten ve bunu Türkiye'nin kendi çıkarına gören bir hükümet iktidara gelmişti.
ATATÜRK DEVRİMLERİ Yasalardaki reformların uygulamaya geçirilmesinin zaman alacağını belirten Verheugen, yapılan düzenlemeler için, "Bu, Atatürk devrimlerinden farklı olarak Türkler'in büyük bir çoğunluğu tarafından desteklenen bir inkılaptır" ifadesini kullandı. Müslüman bir Türkiye'nin Avrupa'ya yakınlığını ifade ederken ise şöyle dedi: Ankara ile Kopenhag arasındaki fark, temelde, İtalya'nın güneyi ile İsveç'in kuzeyi arasındaki farktan daha azdır. AB, dini değerlerin değil aksine seküler değerlerin üzerine kurulmuştur: Özgürlük, insan onuru, adalet, demokrasi, hukuk devleti olma. İnanç hürriyeti insan haklarına dahildir. Fakat hiçbir kimsenin de, bir insana neye inanacağını emretmeye hakkı yoktur...
ANKARA
|
|
|
|
|
|
|
|
|