| |
Dış politikada yeni açılımlar
Süleyman Demirel Cumhurbaşkanı, Prof. Tansu Çiller de Başbakan'dı... Cumhurbaşkanı, bir hafta sürecek Güney Amerika seyahatine çıkmıştı... Bu geziye tepki gösterenler oldu. "Gitmek şart mı" diye. "Türkiye'nin Güney Amerika'da işi ne" diye. "Koca uçak bir hafta orada kalacak, Türkiye'de uçak seferleri aksayacak" diye. Demirel'e "bu eleştirilerden hangi ölçüde etkilendiğini" sormuştuk. Verdiği yanıt dün gibi aklımızda. - Buraları çok ihmal etmişiz... İhmal ettiğimiz bir başka yer de Afrika.
*** Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 2005 ajandasında "Güney Amerika ve Afrika'ya açılım" diye bir bölüm olduğunu öğrenince... Seneler önce Demirel'den dinlediklerimizi anımsadık.
*** Hükümet 2005'te yine "AB'ye yoğunlaşacak." Ama "eşzamanlı olarak" başka yoğunlaşmalar da olacak. "Perspektif" şu: * Komşulara biraz daha açılım. * Asya'ya açılım. * Güney Amerika'ya açılım. * Afrika'ya açılım.
*** Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, 2005'in ilk ayında Çin'e gidecek. Çin ile "hiçbir sorun" yok. Ve Çin, dünyada "en çok yabancı sermaye çeken ülke." Ayrıca Çin "Çin dışında da yatırım yapıyor." Hükümet, Çin'e "daha yakın" durmak istiyor.
*** Başbakan Erdoğan'ın "Afrika takvimi" belli değil. Ama "2005 başlarında" gidebilir. 2005 ajandası hazırlanırken Tayyip bey sormuş: - Bugüne kadar Afrika'ya kimler gitti? Şu yanıtı almış: - Cumhuriyet tarihinde büyük Sahra'nın güneyine resmi ziyarette bulunan Türk Başbakanı yok... Sadece 1997'de Başbakan Erbakan gitmiş ama D-8'ler toplantısı çerçevesinde.
*** Dış politika ile ilgili vizyon birkaç başlıkta özetlenebilir: * Sürekli hareket edilen bir dış politika. * Kabuğunu kırıp, fırlayan bir Türkiye görüntüsü. * Türkiye'nin 4 yıl içinde dünyanın küresel aktörlerinden biri olması.
*** "Bu nasıl olacak" diye sorduğumuzda ise, aldığımız yanıt: - Artık çok kulvarlı bir dış politika izlenecek.
*** Yine sorduk: - Nasıl olacak? Bize şu bilgiler verildi: * Türkiye krizlerle anılan bir ülke görüntüsü veriyordu... 2005'ten itibaren kriz merkezli değil, vizyon merkezli bir dış politika gündeme gelecek. * Komşularla ilişkiler iyi... Irak hariç, kimseyle sorun beklenmiyor. * ABD, NATO çerçevesinde müttefikimiz, ilişkiler daha da güçlenecek. * Rusya ile Avrasya Eylem Planı çerçevesinde, işbirliği ilerletilecek. * Balkanlar, Kafkasya ve Asya ile ilişkiler eskisinden canlı hale getirilecek. * Ve ihmal edilen coğrafyalara açılım olacak.
*** Başbakan'ın dış politika danışmanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu'nun anlatımıyla: - Avrupa Birliği konusunda alınan mesafe, Türkiye için bir istikrar vizyonu veriyor... Bu vizyon, dünyaya açılma fırsatı olarak değerlendirilecek. Yani "Avrupa ile yoğun entegrasyon, çevre ile yoğun etkileşim ve diğer bölgelere yoğun açılım."
*** Türkiye'nin dünyaya açılması ve "küresel aktör" olabilmesi, "parti siyasetlerinin üzerinde bir konu." Ve "günlük siyasi çekişmelere kurban edilemeyecek kadar önemli."
|