Önlem alınmadı

Trabzon oyuna yanlış strateji ile başladı. Golü bulduğu 25. dakikaya kadar karşı kalede, bırakın gol pozisyonu yakalamayı, atak girişimi bile yok. Savunmayı kendi kalenize yakın kurduğunuzda ve de Thijs ile Hüseyin gibi ön liberolar savunmanın arasına girdiğinde, rakibe orta alan üstünlüğünü bırakmanız kaçınılmazdır. Bir de gelen her topu birinci bölgeden gelişi güzel vuruşlarla ileriye vurduğunuz taktirde doğaldır ki, gol ya da golleri bulmanız Mehmet Yılmaz, Fatih ve Gökdeniz'in kişisel becerilerine kalır.
İşte 25. dakikada Gökdeniz rakibin sol kenarından adam eksilterek çizgiye kadar indi ve attığı sert topta Gonzales'in ayağına çarpan top filelerle kucaklaştı. Ardından sahneye Fatih çıktı, vurduğu top kaleciden dönünce Mehmet Yılmaz'la Trabzon ikinci golü buldu. Golden sonra daha akılcı bir pas bağlantısı yapmaları gerekirken, akıl almaz
biçimde Trabzonlular'ın gereksiz telaşını gözlemledik.
İkinci yarıya 2-0'ın verdiği avantaj ile başlayan bordo-mavili takım, savunmayı orta alana yakın kurduğu anlarda rakip kalede daha etkili ataklar üretmeye başladı ve maçın en iyi oyuncusu Gökdeniz ile 3-0 öne geçti.
Athletic Bilbao teknik adamı hava toplarındaki üstünlüğü ile tanınan Urzaiz'i oyuna aldı ve ilk yarıda sol kenarda Emrah karşısında etkisiz kalan Etxeberria kendi bölgesi olan sağ kenara geçtikten sonra oyunda dengeler değişti. Trabzon buna karşılık olarak orta alanda varlığı ile yokluğu belli olmayan Thijs'i çıkarıp, yerine Hasan ya da Adem'den birini yerleştirse, Tolga gibi hava toplarında üstün olan oyuncuyu savunmaya katabilse acaba sonuç böyle olabilir miydi?
Hakem 78. dakikada Mehmet Yılmaz'a yapılan hareketi daha iyi süzebilse, maçı hatasız tamamlayabilirdi. Sonuçta Trabzonspor 3-2'lik skor ikinci maç için az da olsa avantaj yakaladı.